Dünya
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, NTV-Star TV özel yayınına katıldı

Yazar
3 ay Önceon




NTV-Star TV özel yayınına konuk olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen canlı yayında, Türkiye ve dünya gündemine dair gelişmeleri değerlendirdi.
Konuşmasına bu gece itibarıyla ramazan ayının idrak edildiğini anımsatarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu gece sahura kalkacağız ve ramazanın o manevi havasını inşallah teneffüs etmeye başlayacağız. Tüm İslam âlemi için bu manevi huzur, özellikle depremde ebediyete uğurladığımız şehitlerimizin rahmetine ve onların şehadet makamının yücelmesine vesile olsun. Bu arada 100 bini aşkın yaralımız var, bütün yaralılarımızın şifa bulmasına vesile olsun” dedi.
Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin 45’inci gününde yapılan çalışmalara ilişkin genel bir değerlendirmesi istenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, enkazın kaldırılması, çadır kentler, konteyner kentler ve prefabrik konutların yapılmasına süratle devam edildiğini söyledi.
“DEPREMİN İLK DAKİKALARINDAN İTİBAREN, TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDAN EKİPLERİ, ARAÇ, GEREÇLERİ BÖLGEYE SEVK ETTİK”
Kalıcı konutların temellerinin atılmaya başlanacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yarın temel atmaya başlıyoruz. Bu kalıcı konutları da süratle söz verdiğimiz gibi inşallah bir yıl içerisinde bitirmeye Rabbim bizleri muvaffak kılsın. Tabii bu ölçüde büyük bir yıkımın karşısında Türkiye’den daha hızlı refleks gösterecek, harekete geçecek başka bir ülke yok. Biz çünkü geçmişte de bunun imtihanlarını başarıyla verdik. Depremin ilk dakikalarından itibaren çok hızlı şekilde bir durum tespiti yaptık ve Türkiye’nin dört bir yanından ekipleri, araç, gereçleri bölgeye sevk ettik. Kabinemizin tüm üyelerini deprem bölgesine göndererek her birini bir ilin koordinatörü olarak oralarda görevlendirdik. Sağ olsun bakan arkadaşlarım o günden bugüne bölgeden hiç ayrılmadan orada bu koordinatörlük görevlerini yaptılar.
Her ilin milletvekilleri oralarda görev yaptı ve milletvekili arkadaşlarımın orada görev yapmalarıyla yetinmedik, tüm farklı iller de dâhil olmak üzere başta o ilin valisi, yine orada bakan arkadaşlarıma, onlar da yardımcı oldular. Diğer illerden tüm belediyelerimizi, belediye başkanlarımızı, başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere buraya sevk ettik. Tabii asker, polis, jandarma, sağlıkçı, madenci, itfaiyeci, aklınıza kim gelirse bölgeye gönderdik. Biliyorsunuz özellikle madencilerin bu yeraltı, maden çalışmalarında büyük kabiliyetleri var. Onları da buralara sevk ederek kendilerinden çok istifade ettik. Binlerce iş makinesini, uçağından helikopterine, gemisinden İHA’sına kadar tüm imkânlarımızı depremzedelerimiz için bu süreçte harekete geçirdik.”
“TÜM ARAMA KURTARMA EKİPLERİNİN BAŞARILI ÇALIŞMALARINI GÖRDÜK”
Depremin ardından ilk birkaç saatte çalışmaların düzene girmesiyle de arama kurtarma, ardından enkaz kaldırma çalışmalarını profesyonelce yerine getirmeye başladıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii ki o günlerde bir de ağır kış şartları var. Bu ağır kış şartlarına rağmen burada gerek dâhili gerekse harici tüm arama kurtarma ekiplerinin başarılı çalışmalarını gördük. Yılmadılar, usanmadılar ve bu çalışmaları yerine getirdiler” dedi.
Depremlerin ardından ne kadar büyük bir millet olunduğunun bir kez daha idrak edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz sağ olsun asrın felaketi karşısında asrın dayanışmasını gösterdiler. Çok hızlı bir şekilde 3 milyonu aşkın insanımızı bölge dışına tahliye ettik. Vatandaşlarımızın hiçbiri ne deprem bölgesinde ne de gittikleri yerlerde yalnız, çaresiz kalmadı. Bundan sonra da en önemli gündemimiz deprem olacak, tek derdimiz yaraları sarmak olacak” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yürütülen soruşturmalara ilişkin son durum hakkında da şunları söyledi: “Depremde yıkılan binalarda sorumlulukları bulunanlarla ilgili yürütülen soruşturmalarda savcılarımız devrede. 1364 şüpheli hakkında şu ana kadar işlem başlatıldı. Bu arada 302 şüpheli tutuklandı ve 466 şüpheli adli kontrol altına alındı, 312 şüpheli hakkında da yakalama kararı çıkarıldı. Şüphelilerden dördünün yurt dışında olduğu, bunun yanında 64’ünün de öldüğü tespit edildi. Tutuklanan 302 kişiden 106’sı müteahhit, 163 kişi yapı sorumlusu, 15 şüpheli yapı sahibi ve 18 şüpheli de binada değişiklik yapan kişi.
Adli kontrol altındaki 466 şüphelinin de 85’i müteahhit, 294’ü yapı sorumlusu, 56’sı yapı sahibi ve 31’i de binada değişiklik yapan kişiler. Adli süreçler devam ediyor. İddianameler de soruşturmaların bitimiyle mahkemelere gönderilecek. Sürecin her aşamasının Adalet Bakanlığı başta olmak üzere yakın takipçisi olacağız. Milletime bu acıları yaşatan, sorumluluklarını yerine getirmeyen adalet önünde bunun hesabını verecek. Buradan kaçış yok.”
Kalıcı konutların yapımına ilişkin planlamanın ne aşamada olduğu sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının hem geçmiş deneyimleri hem de tip projeleri olduğunu söyledi.
Şehirlerin yeniden inşa ve ihya döneminin resmen ve fiilen başladığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçmişte attığımız adımlar var. Hep söylüyorum Van’da, Bingöl’de, İzmir’de, Antalya’da, Muğla’da, Manavgat’ta bu işleri yaşadık. Biz sadece şehirlerde o devasa dikey mimari tarzı değil, bir taraftan zemin artı üç dört türü binalar yaparken bir taraftan da köy evlerini yapmak suretiyle de bunları ispatladık. Yani biz bu işte çırak değiliz, kalfalığı da geçtik ustalığı yakaladık” dedi.
Binlerce mimar, mühendis, yüzlerce akademisyen, on binlerce işçinin yeni yerleşim yerlerine ilişkin sahada kapsamlı bir çalışma yürüttüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir taraftan zemin etütleri hızla devam ediyor. Bu zemin etütleriyle birlikte de artık öyle sulak yumuşak zemin değil, sert zeminlerde kalıcı konutların yapılması çalışmalarını sürdürüyoruz. 21 Şubat’tan bugüne kadar Gaziantep’te 13 bin 629, Adıyaman’da 2 bin 280, Kilis’te 645, Hatay’da 2 bin 928, Kahramanmaraş’ta 8 bin 773, Şanlıurfa’da 897, Malatya’da 6 bin 644, Elazığ’da 505, Adana’da 1171, Osmaniye’de 1657 ve Diyarbakır’da 1122 olmak üzere toplam 40 bin 104 afet konutunun ihalesi yapıldı.
Yine Osmaniye’de 600, Kahramanmaraş’ta 620, Malatya’da 2 bin 800, Adıyaman’da 1500, Şanlıurfa’da 300, Gaziantep’te 310 ve Kilis’te 93 olmak üzere 6 bin 223 köy evinin de ihalesi yapıldı. Böylelikle afet bölgelerinde toplamda 46 bin 327 afet konutu ve köy evinin yapım süreci başladı ve inşallah bir yıl içerisinde 11 ilimizde 319 bin, toplamda 650 bin konut inşa ederek bunu hak sahiplerine teslim edeceğiz. Yarın ziyaret edeceğimiz Kahramanmaraş’ta 8 bin 773 konutumuzun temelini Devlet Bey’le birlikte atacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “artçı sarsıntılar sürerken kalıcı konutlar için temel atmanın sağlıklı olmadığı” eleştirilerinin hatırlatılması üzerine şu cevabı verdi: “Müddei iddiasını ispatla mükelleftir. Bu konularda ilk defa bu adımları atmıyoruz. Bunu söyleyenlerin tabii geçmişinde bu tür adımlar yok. Yani sen bir seneyi hedef olarak koyarsın da bu 13 ay olur, 14 ay olur, 15 ay olur. Bunu Van gibi o devasa depremde ispat ettik. Van’ın merkezinden ta Erciş’ine kadar. Şu anda bu işi yaşamak, görmek isteyenler Van’a giderler, şöyle Edremit ilçesinden bir Van Denizi’ni seyrederler. Van Denizi’ne nazır böyle bir yeri o depremin ardından gerçekleştirmiş olan bu iktidar. Aynı şekilde Erciş’i baştan aşağı yaptık, gerçekleştirdik. Mesela İzmir’de, aynı şekilde dikey mimariye girmiyoruz ve dikkat edin ilk yaptığımız iş hemen süratle zemin kontrollerini yapmak oldu. Yani o sulak zeminlerde, bölgelerde değil.
Tabii Hatay’da düşünün, yani Amik Ovası’nın uzantılarında maalesef bu konutlar, bu inşaatlar yapıldı. Bunlar yapılınca da ne oldu? Şimdi aldığımız bilgilerde buraların tamamen fay hattı olduğu söyleniyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, fay hattının üzerinde yapılan konutların hepsinin 1999’dan önceki dönemlere ait olduklarını ifade etti.
“KAMU İNŞAATLARINDA SİSMİK İZOLATÖRLER KULLANILACAK”
Deprem bölgesindeki vatandaşların uyarıya rağmen hasarlı evlere girdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bundan sonraki süreçte temennimiz odur ki bu uyarılara uyarlar. Biz de hedefimizi zemin artı 3, zemin artı 4 şeklinde elimizdeki tip projelerle hareket ederek bu adımları atacağız. Hatta devletin konutları veya kendine ait olan inşaatlarını da sismik izolatör kullanarak yapacağız. Maliyeti her ne kadar biraz artsa da bunların talimatını da Murat bakanıma verdim, maliyetlerden de kaçınmayalım, sismik izolatörleri de kullanarak inşaatlarımızı böyle yapalım. Kısa bir süre önce biliyorsunuz İstanbul’da devlet yetkilileri ve akademisyenlerle 110 kişilik bir toplantı yaptık. O toplantının ikincisi Gaziantep’te Murat bakanımın riyasetinde yapıldı.
Van ve Kütahya depremleri sonrası öğrendiğimiz, zemin etüdü doğru yapıldığı, zemin dayanıklılığı iyi tespit edildiği, zemin yeterli güçlendirme olduğu takdirde ve en önemlisi fay hatlarından uzak bölgeler seçildiği takdirde o bölgede inşaatlar yapılabilir. Biz zaten Elazığ depreminin üzerinden 15-20 gün geçtikten hemen sonra artçılar da devam ederken temellerimizi attık. Bugün hamdolsun yaşadığımız son depremde özellikle o gün inşa ettiğimiz konutlarımızın hiçbirinde en küçük hasar dahi meydana gelmedi. Şayet artçı depremler nedeniyle döktüğümüz beton ve kalıplarda herhangi bir hasar veya çatlak meydana gelirse çok hızlı bir şekilde çeşitli bazı tekniklerle onarımı yapılır. Şu an bölgede inşaatları tamamen bu kriterler üzerine planlıyor ve başlatıyoruz. Beton prizlenme, çatlak ve tahribat oluşumuna dair hassasiyetlerimiz var. Bu noktada beton döküm süreçlerini mühendislerimiz çok titiz ve dikkatli bir şekilde yapıyorlar.”
“Türkiye’de başta İstanbul olmak üzere şehirlerimiz deprem riski altında. İstanbul, depreme hazır mı? Bu konularla ilgili ne gibi hazırlıklar var?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da doğup büyüdüğünü, yaklaşık 5 yıl İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığını, kenti iyi tanıdığını söyledi.
Ankara da dâhil depremin tehdit etmeyeceği hiçbir şehrin olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “deprem felaketi” tellallığı yapmayı doğru bulmadığını kaydetti.
İstanbul’un belediye başkanıyken “İstanbul’a girişi vizeye tabi tutma” diye bir tezinin olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu: “Yani İstanbul’a her gelen rahatlıkla girsin, bu olamaz. Yani İstanbul’a girmenin bir bedelinin olması lazım. Bakın Londra’ya giremezsiniz. Londra’da belli kuralları var bu işin. Eğer bu varsa sizde, o zaman size müsaade ederler, girersiniz. Bunun sebebi nedir? Yani deprem olarak kastetmiyorum, nedir? Trafiktir. Oralarda araç, otoparklar, bütün bunlarla ilgili olarak bunlara belli yasaklar koymuştur. İstanbul’da da belediye başkanlığımda benim, 8 milyondu İstanbul’un nüfusu. Ama şu anda İstanbul’un nüfusu 15 milyonu geçti, böyle bir durumda. Bir de planlama noktasında, İstanbul maalesef zannedildiği gibi planlanmadı, zannedildiği gibi planlar uygulamaya konulmadı. Çünkü kimse o planlara ne yapmıyor? Uymuyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, belediye başkanlığından beri “kentsel dönüşüm” dediğini hatırlatarak “Bunları büyük ölçüde hayata geçirdik. Ama bu projelere biz şimdi devlet olarak devam ediyoruz. Fakat muhalefet, bunun karşılığında çıktı, sağda solda kentsel dönüşümü, ‘rantsal dönüşüm’ diye tanımlamaya başladı. Çünkü işlerine gelmiyor, rant toplama işi maalesef muhalefete ait. Bu işi onlar iyi beceriyorlar, iyi başarıyorlar” diye konuştu.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM İÇİN ADETA YIRTINDIK”
İstanbul Fikirtepe’nin Kadıköy ve Üsküdar’a hitap ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, Fikirtepe’de bu kentsel dönüşüm için adeta yırtındık. Buradaki bu kentsel dönüşümü yeni yeni hayata geçirdik. O kadar sıkıntılar yaşadık” dedi.
Aynı şekilde Üsküdar Küplüce’de, Ferah Mahallesi’nde, Yavuztürk’te kentsel dönüşümle muhteşem konutlar yaptıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: “Ama benim vatandaşım, oranın belli bir kısmında çok direndi, yaptırtmadı. Hatta benim kendi oturduğum yeri de ben o yıkıma tabi tutturdum ki bizi görsünler, onlar da buna uysunlar diye Burhaniye’de. Şu anda mesela oraları gidip bir görseniz, oralardaki kentsel dönüşümün ne kadar güzel, ne kadar hakikaten insanlara gurur, onur verici olduğunu görürsünüz. Bundan bir ay kadar önce yolumu kestiler, dediler ki ‘Başkanım ne olur gel, bizimkileri de yık’. Dedim ‘Bak, ben size bir sene önce söyledim. Bir sene önce bunları yapsaydık, şimdi sizin konutlar da aynen bu duruma gelecekti’. Ama ‘Bir hata yaptık, şimdi başlayın bu işe, biz kefiliz’. Ben o zaman ‘Belediye başkanımıza da söyleyeceğim, buraları da hemen başlatalım’ dedik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gün mahalle camisinin önünde cuma namazından sonra toplananlara, “Ne olur, gelin şu binalarınızı bize müsaade edin yıkalım. Bak kiranızı veriyoruz, nereyi beğenirseniz bulun, kiranızı biz ödeyeceğiz. Hemen biz süratle de buralarda bu yıkımları yapalım, korkuyorum. Yarın bir gün buralarda deprem olur, bir şey olur yıkılır. Ondan sonra bunun hesabını kime soracaksınız? Gelip Erdoğan’a soracaksınız. Beni bu durumda bırakmayın” dediğini aktardı.
“HİÇBİR VATANDAŞIMIZI ÇÜRÜK EVDE YAŞATMAYACAĞIZ”
Şimdiden tedbirlerin alınmasının önemini işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu: “Elazığ, Malatya depremini yaşadık. Oralarda bütün yaşadıklarımız ortada. Van ortada, Kütahya ortada, bütün buralarda bunları yaşadık. Türkiye, bir deprem ülkesi. Onun için bütün tedbirlerimizi alıyoruz, alacağız. Başta büyük şehirler olmak üzere hummalı çalışmalarla, en az hasarla bunları atlatmaya gayret edeceğiz. Hiçbir vatandaşımızı çürük bir yapıda, evde yaşatmayacağız. İnşallah CHP ve ortakları bu depremden ders çıkarmış olurlar da kentsel dönüşüm projelerinin karşısında durmaktan vazgeçerler.”
“Üniversitelerde yüz yüze eğitime ne zaman geçilecek?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu konuyla ilgili YÖK’e gerektiği talimatları zaten verdik. YÖK de bu süreç içerisinde yüz yüze eğitimle alakalı nasıl Kovid döneminde belli bir süre, yaklaşık iki sene sürdü, ne yaptık, online sistemle işi götürdük. Burada böyle uzun bir süre olmayacak ama şu anda diyoruz ki online sistemle biraz devam edelim. Çünkü şu anda KYK yurtlarımız çok işimizi görüyor” cevabını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremzedelerin KYK yurtlarına yerleştiğini hatırlatarak Osmaniye’de 2 bin 500 kişilik bir yurda gittiğini, yurt binasının güven verdiğini dile getirdi.
“HER TÜRLÜ AFETE HAZIRLIKLI OLMALIYIZ”
“Şartlar yeniden süratle elverişli olursa, uzaktan eğitim ile yüz yüze eğitimin harmanlandığı hibrit öğretim seçeneği tabii ki değerlendirilecektir. Bunun için öncelikle depremzede vatandaşlarımızın güvenle ve huzurla barınacakları kapasitenin oluşturulması gerekiyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan gelişmeleri yakından takip ettiklerini, YÖK Başkanı ile bu konuda irtibat hâlinde olduklarını bildirdi.
Yüz yüze eğitim ile online eğitimin mukayese edilemeyeceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan adımların atılmasıyla yeniden normal hayata dönülmüş olacağını söyledi.
“Deprem olduktan sonra dünyadan birçok ülke Türkiye’ye yardım gönderdi. Türk Devletleri Teşkilatı’nın önemli bir inisiyatif aldığını gördük ve Ankara’da Olağanüstü Liderler Zirvesi toplandı. Bu zirvedeki mesajları nasıl değerlendirdiniz?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı ile artık yekvücut olunduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: “Onların herhangi bir sıkıntısında biz yanlarında olduk. Herhangi bir sıkıntımız olduğunda onlar bizim yanımızda oldu. Arama kurtarma çalışmalarından deprem yaralarının sarılmasına varıncaya kadar kardeş ülkelerin desteklerini gördük. Ayrıca ülkemizle dayanışma gösteren Türk Devletleri Teşkilatı’nın olağanüstü zirvesini de Ankara’da düzenledik, burada önemli bir adım atarak, Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Koruma Mekanizmasının tesisini kararlaştırdık. Bu, önemli bir adımdı. Temennimiz, bu mekanizmaya hiç ihtiyaç duymamak. Ancak her türlü afete de hazırlıklı olmalıyız, buna dayalı olarak bu adımı attık. Başta Azerbaycan olmak üzere, gerek Kırgızistan gerek Kazakistan, Türkmenistan sağ olsun hepsi de buna geldiler ve buradaki çalışmaları onlar da aynı heyecanla takip ettiler.”
“BİZ GERÇEKLEŞTİRDİKLERİMİZİ KONUŞUYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Seçimi’nde AK Parti’nin nasıl bir kampanya süreci yöneteceğinin sorulması üzerine de “Alışılmış bir seçim kampanyası düşünmüyoruz. Çünkü ortada bir hüzün var. Yani bu hüznün olduğu bir dönemde, dedik ki biz müziksiz bir kampanya süreci yaşayacağız. Şehirlerimizin tamamında, her bir vatandaşımızın kapısını çalacak, neler yaptık, neler yapacağız, tek tek bunu anlatacağız. Çünkü bizim bagajımız elhamdülillah dolu” diye konuştu.
Türkiye Yüzyılı vizyonuyla vatandaşları ortak ederek büyük ve güçlü Türkiye’nin imarında her bir insana ihtiyaçlarının olduğunu anlatacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Milletim 20 yılda samimiyetimizi gördü, bize inandı. Samimiyet üzerine, güven üzerine inşa edilen her birliktelik ebedidir. Şunu bir defa çok açık, net ortaya koymam lazım, bizim bu 20 yılda ürettiklerimiz, yaptıklarımız… Ülkemize eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, ulaşımda, tarımda, dış politikada neler yaptık ve bundan sonra da neler yapacağız, bütün bunları istiyoruz ki vatandaşlarımıza anlatalım. Biz dikkat ederseniz bir hayalî konuşmuyoruz. Biz gerçekleştirdiklerimizi konuşuyoruz. Ve bu gerçekleştirdiklerimizin üzerinde benim halkım yaşıyor. Yani örneğin biz göreve geldiğimizde 6 bin 100 kilometre yol vardı, ama biz bu yolu 29 bin kilometreye çıkardık. Bu, şu anda yaşanan bir şey; yaptıklarımız, otoyollardan tutun da otobanlara varıncaya kadar hepsi… En basitinden sadece İstanbul’dan İzmir’e eskiden 6,5-7 saatte giderdik. Ama şimdi bu 3-3,5 saate indi. Bu yaptığımız yolla…”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, göreve geldiklerinde Türkiye’de 26 havalimanı olduğunu, bunu 58’e çıkardıklarını anımsatarak “Biz, batıda ne varsa, doğuda da o olacak dedik. Yani batıda var, doğu, Güneydoğu’yu bırak demedik. Niye? Türkiye 780 bin kilometrekaresiyle bizim vatanımız. Vatanımızın dört bir yanını bizim, inşa ve ihya etmemiz gerekir dedik” ifadesini kullandı.
Türkiye’deki üniversite sayısını 78’den 208’e çıkardıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda Iğdır’da da Ağrı’da da Muş’ta da Hakkâri’de de üniversitenin olduğunu söyledi.
İlkokullarda, eski dönemlerde çocukların kitap bulamadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz mesela kitabımızı bulamazdık. Kırtasiyeci dükkânına gittiğimiz zaman bize bir hafta, 10 gün sonraya gün verirlerdi. Bir hafta, 10 gün sonra gider, oradan kitabımızı, defterimizi alırdık. Bu günleri yaşadık. Bu günler kimin günleriydi? CHP’nin günleriydi. Onlar bize bunları yaşattı” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün okullar açılırken sıraların üzerine kitapların konulduğunu, böylece çocukların huzurla eğitim öğretim yılına başladığını kaydetti.
“SAĞLIKTA BAŞARILI OLMAYA MECBURUZ”
İktidarları döneminde, sağlık alanında yapılanlara değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: “Hastaneler noktasında, sağlıkta bizler, Sayın Kılıçdaroğlu’nun, bay bay Kemal’in SSK’nın genel müdürü olduğu dönemleri biliyoruz. Rahmetli Savaş Ay bir program yapmıştı. Savaş Ay’ın programında Beyefendi’yi gayet iyi anlatıyordu. Okmeydanı SSK… Benim de semtimin olduğu yerdi. Okmeydanı SSK’da affedersiniz ölüp de rehine alınanları anlatıyordu. Bunları yaşadık. Şimdi orası Profesör Doktor Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi oldu, biz yaptık. Nereden nereye… Şimdi biz, şehir hastanelerinden bahsediyoruz, çıkıyor bay bay Kemal ‘Biz, şehir hastanesi falan yapmayacağız.’ diyor. Eğer şu şehir hastaneleri olmasaydı, Ankara’da şu iki tane şehir hastanemiz olmasaydı, İstanbul’da olmasaydı, biz Kovid’de falan ne yapardık? Eğer biz, Kovid’i falan başarılı bir şekilde atlattıysak, işte bu şehir hastaneleri vasıtasıyla atlattık. Isparta’daki şehir hastanesini düşünün, Mersin’i, Adana’yı düşünün. Yani oralarda şehir hastaneleri, bizim bu süreci başarıyla atlatmamıza vesile oldu.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan sonraki süreçte şehir hastanelerini, büyükşehirlerin tamamına yapacaklarını dile getirerek “Çünkü sağlıkta başarılı olmaya mecburuz. Bunun yanında eğitim araştırma hastanelerimiz her ilde var. Bunlara da yine devam edeceğiz. Çünkü sağlıklı bir ülke olmadıktan sonra, bir yere varmanız mümkün değil” diye konuştu.
Türkiye’nin diplomaside başarısının en büyük örneğinin Rusya-Ukrayna olduğunu, Rusya-Ukrayna savaşında ara bulucu ülke olarak Türkiye’nin şu anda parmakla gösterildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muhalefet bunu kabul eder etmez o ayrı mesele ama biz zaten dünyada kabul görmüşüz bu konuda” diye konuştu.
Karadeniz tahıl koridorunda Türkiye’nin başarısının dünyada herkesin dilinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Hatta Sayın Putin ile aramızda yaptığımız görüşmeler de çok açık net. O da sağ olsun ‘Ben, tahıl koridorundan tahılı göndereyim ama Avrupa’ya buradan yüzde 44 gidiyor, gitmesin. Az gelişmiş Afrika ülkelerine bunu gönderelim’ dedi. Ben de kendisine dedim ki ‘O zaman siz tahılı gönderin biz de burada onu una çevirelim, değirmenlerimizden geçirelim. Değirmenlerimizden geçirdikten sonra biz de bunu az gelişmiş ülkelere buradan gönderelim’. Böyle bir mutabakatımız var. İki, üç gün içerisinde Sayın Putin ile telefon görüşmemiz olacak. Adımlarımızı bu alanda da atacağız. Aynı şekilde gübrede ihtiyaçlar var. Bunları yine temin, tedarik edeceğiz ve yine bunları da dünya piyasalarına, az gelişmiş ülkelere göndererek onları rahatlatmanın gayreti içinde olacağız. Bugün Gambiya Büyükelçisi’nin agremanını aldım onunla da bunları konuşurken ondan da aynı teşekkürü aldım. Bizim bundan sonraki sürece yönelik atacağımız çok adımlar var.”
“OLMAZ DENİLENLERİ BAŞARDIK”
Sıfır atık konusunda Türkiye’nin örnek uygulamalarının bulunduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan’ın bu ay sonu itibarıyla Birleşmiş Milletler’de bir sunum yapacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir şeyler yapıldığı için bu davetlerin alındığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Türkiye’ye yaşattığımız her biri sessiz devrim niteliğindeki yapısal reformları dile getirsem günler sürer. Ama özetlenmeyecek, anlatmakla bitmeyecek işler yaptık. Olmaz denilenleri başardık. Hep diyorum ya, ‘nereden nereye’ diye işte o iki kelime arası öyle uzun ki anlata anlata bitiremeyiz. Kimine ‘Ayasofya’ derim, nereden nereye geldiğimizi anlar. Ama Ayasofya dediğimiz zaman bunu anlamayanlar var. Kimine ‘Karabağ’ derim, bunu anlayan olur ama hâlâ anlamakta zorlananlar olur. İşte biz Ayasofya dediğim zaman anlayanlarla beraber yol yürüyoruz. Karabağ dediğim zaman anlayanlarla beraber yol yürüyoruz. Mesela ‘Togg’ derim, anlayanı var anlamayanı var. Ama kat ettiğimiz mesafeyi anlar. Bazısına ‘Karadeniz’de doğal gazı keşfettik’ derim, geldiğimiz yeri kavrar. Kimine İHA’larımız, SİHA’larımız, Akıncılarımız hatta daha da ileri gitmek suretiyle insansız hava araçlarında geldiğimiz noktayı anlattığımda bunu anlayanlar var ama dünya anlıyor da bizde hâlâ anlamayanlar var. Kızılelma diyorsun adam anlamıyor. Kızılelma bir ufuktur. Dolayısıyla o ufku yakalamak herkesin karı değildir. Kimine yılda 1 milyona varan istihdam oluşturduk deriz, emeğin, alın terinin, evine ekmek götürmenin anlamını bilen ne manaya geldiğini bilir ama bilmeyen de var.”
“Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak Sayın Kemal Kılıçdaroğlu duyuruldu. Yanında da yedi cumhurbaşkanı yardımcısı var. Siz bu bir cumhurbaşkanı ve yedi cumhurbaşkanı yardımcısı modelini nasıl yorumlarsınız?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu cevabı verdi: “Şu anda o masanın ortaya çıkardığı aday, biz cumhurbaşkanı olduğumuz zaman bizim bir başkan yardımcısıyla çıktığımız yolda bizimle istihza ediyordu, alay ediyordu. ‘Kaç tane cumhurbaşkanı yardımcısı yanına alacak’ diyordu. Şimdi bana sorduğu bu soruyu şu anda bay bay Kemal, ‘bir tane değil, beş tane değil, on beş tane değil, cumhurbaşkanına kimse böyle bir soru soramaz ki. Bu on beş de olur, yüz elli de olur, bin beş yüz de olur’ diyor. Ben söylemiyorum, o söylüyor. Böyle bir devlet yönetimi olabilir mi? Kaldı ki daha ileri gitti. Şu anda Ankara ve İstanbul belediye başkanlarını da cumhurbaşkanı yardımcısı olarak taltif ettiğini söylüyor. Öbür tarafta terör örgütünün parlamentodaki uzantısını da ne yaptı? Onu da masaya ortak etti. Beraber yürüyorlar. Devlet yönetiyoruz devlet. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir kabile devleti değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönetecek olanların her şeyden önce buradan nasibini alması gerekir. Öyle lafla sadece ‘buradan bir cumhurbaşkanlığı kaparsam veya herkese şuradan sandalyeler dağıtırsam bu cumhurbaşkanlığını alırım’ anlamıyla bir ülke yönetilemez. Tam anlamıyla bir eski Türkiye fotoğrafı olan koalisyon mantığıyla çalışıyorlar. Dile getirdiğiniz tablo bile bunların dertlerinin millete hizmet olmadığını gösteriyor. Aç tavuk kendini darı ambarında zanneder. Dağıt sandalyeleri, al cumhurbaşkanlığını havaları bu. Bu kadar basit.”
“BENİM VATANDAŞIM MİLLÎ VE YERLİ OLAN BİR YÖNETİME LAYIKTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “HDP bugün cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağını söyledi. Doğrudan Kılıçdaroğlu’nu destekleme mesajı söylenmese de beklenti o yönde. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna karşılık, şöyle konuştu: “HDP zaten en başından beri bu masanın yedinci ortağı idi. Biz ne dedik, ‘Gizli ortak var.’ Nerede? ‘Masanın altında’ demiştik. Şimdi masanın altından üstüne çıktı böylece. CHP ile HDP’nin azami müşterekleri olduğunu biliyoruz. Ama bunu milletimize anlatmamız gerekiyordu. Düşünün HDP eşittir PKK’dır. HDP eşittir YPG/PYD’dir. Bunu her zaman söyledik. Bu denklemde CHP’nin yeri nerede kalıyor? Bunu benim milletim düşünsün. Yedili masadaki diğer partilerin yerini vatandaşım bir daha düşünsün. Benim vatandaşım millîdir, yerlidir, özellikle dışarılardan yönetilen emperyal kafaların mahkûmu değildir. Emperyal kafaların tamamen dışında, millî ve yerli olan bir yönetime benim vatandaşım layıktır.
Özellikle de Diyarbakır’da Yasin Börü’leri öldüren… Yasin Börü Kürt bir evladımızdı. Kim öldürdü? Şu anda içeride olan kişiler. Onlar istikamet verdi ve onlarla beraber 51 evladımız Diyarbakır’da öldürüldü. Benim Kürt kardeşlerim bunun hesabını bunlara sormayacak mı? Hâlâ özgürlük, özgürlük. Neyin özgürlüğü? Eğer benim vatandaşlarımı Kürt de olsa Zaza da olsa ne olursa olsun, eğer bunların ölümüne neden olmuş olanları biz dışarı çıkartmak için gayret sarf edenlere yol açıyorsak bunun hesabını ne bu dünyada ne de ebedi âlemde veremeyiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, HDP yöneticileriyle görüşmesine ilişkin şunları söyledi: “HDP eş başkanlarından biri Bay Kemal’in ziyaretinden sonra ‘Gelecek dönem yapılacakları istişare ettik’ dedi. HDP’lilerin planları arasında neler var? PKK’lı teröristlere yönelik operasyonların durması var. Öcalan için Demirtaş için oy vermek var. Kandil’dekilerin talimatlarını uygulamak var. HDP’nin bunlardan başka gündemi yok. Altılı masanın görüştüğü HDP işte budur. Kandil’deki terörist elebaşları da zaten altılı masanın kendileri için umut oluşturduğunu söylüyorlar. HDP’nin destek verdiği bay bay Kemal’i Kandil’e umut veren aday olarak görüyorlar. Meral Hanım ‘HDP de HDP’nin talepleri de masaya gelemez’ demişti. Ama şimdi HDP aday çıkarmayarak bütün varlığıyla bu kumar masasına oturmuş durumda. HDP’liler verecekleri destek karşılığında taleplerinin karşılanmasını isteyeceklerini açıkça belirtiyorlar. Bu taleplerin ne olduğunu da neresi belirliyor? Kandil. Milletim bunların oynadığı oyunu görüyor. 14 Mayıs’ta gereken dersi benim aziz milletim verecek.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu’nun çıkışını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna da şu cevabı verdi: “Tamamını izleyemedim arkadaşlarımdan aldığım bilgi. Bu masanın ilkesizlik üzerine kurulu olduğunu hep söyledik. Masadakilerin birbirine güvenmediğini, birbirine pusu kurduğunu her zaman dile getirdik. Meral Hanım bu masayı ‘kumar masası’ olarak anlattı. ‘Biz noterden gelecek talimatlarla hareket etmeyiz’ dedi. Hile, hurda, hainlik bu masada her şey var. Herkes birbirine çalım atıyor. Kimin hesabı diğerine uyacak, uymayacak bunu önümüzdeki günler çok daha iyi gösterecek. İçlerinden bazılarının gerçekleri görmesi, hakikati dile getirmesi önemli. Buradan başarı beklemek de mümkün değil.”
“SEÇİMDEN ZAFERLE ÇIKACAĞIMIZDAN KUŞKUMUZ YOK”
“14 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı’nın adayısınız. Bu seçimlerde ne bekliyorsunuz? HÜDAPAR’ın desteği biraz konuşuldu, medyada tartışıldı. Cumhur İttifakı’na yeni destekler olur mu?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı’nın 14 Mayıs seçiminden zaferle çıkacağından ittifak olarak hiçbir kuşkularının bulunmadığını belirtti.
Cumhur İttifakı’nın siyasette birlik ve beraberliğin, samimiyetin adresi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli ve millî siyaset yapan, milletin değerleriyle barışık siyasi partilere kapılarının açık olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Cumhur İttifakı’nın içerisinde yer alan gerek Büyük Birlik Partisi, gerek HÜDAPAR’la ilgili bazı uydurma yaklaşımlar falan var. Biz burada bir defa ittifakımızın ilkelerinde zaten uyumlu olmuşuz. Eğer bu uyum olmasa zaten beraberce Cumhur İttifakı’nın içerisinde bu yolda yürüyemeyiz. Yani şu anda HÜDAPAR’a yakıştırılmak istenen bazı çirkinlikler var. Bunların hepsini zaten HÜDAPAR yetkilileri kabul etmiyorlar. Böyle bir şey yok. ‘Bizim terör örgütleriyle yakından uzaktan hiçbir ilgimiz olmamıştır. Hiçbir ilgimiz de olmaz’ diyorlar. Tamamıyla yerli ve millî bir yapı ve bu yapıyla ilgili zaten yerli ve millî olmayan bir yapıyla bizim yol yürümemiz de mümkün değil. HÜDAPAR da Cumhur İttifakı’na desteğini bundan dolayı açıkladı. Bu desteği çok önemli ve kıymetli buluyorum.”
“İTTİFAKIMIZDAKİ BİRLİKTELİKLERİ İLKELER ÜZERİNDEN YÜRÜTÜYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı’na yeni katılımları olumlu karşılayacaklarını dile getirerek, “İttifakımızdaki birliktelikleri yedili masa gibi koltuk pazarlığı üzerinden değil, ilkeler üzerinden yürütüyoruz. İlkesel olarak aynı noktada buluştuğumuz tüm siyasi partilere özellikle kapımız açık. Eğer Karabağ’da buluşabiliyorsak Kızılelma’da buluşabiliyorsak aynı şekilde eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette aynı istikamet üzere buluşabiliyorsak bizim zaten ayrı kalmamız diye bir şey yok. Yani Libya’da eğer buluşabiliyorsak, Akdeniz’de aynı şekilde buluşabiliyor, Karadeniz doğal gazında aynı şekilde buluşabiliyorsak bizim istikametimiz aynı demektir” diye konuştu.
Cumhur İttifakı’nın yeni katılımlarla genişleyip genişlemeyeceğinin sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Süreç içerisinde takvimi eğer aynen uygulayabiliyorsak seve seve, kapımızı kapatmamız mümkün değil. Ama şurada fazla da bir zaman kalmadı” dedi.
“Her seçim dönemi siyasi partiler için de bir yenilenme fırsatı yaratıyor. Mevcut milletvekili listelerinden kaçta kaçı değişecek?” sorusuna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan, yenilenmeye, tazelenmeye, yeni başlangıçlar yapmaya her zaman ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Kongre süreçlerinde parti kadrolarını yenilediklerini, gençleştirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin çok dinamik ve Türkiye’nin en büyük gençlik kollarına sahip partisi olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabinede görev alabilecek yetkinlikte çok sayıda kişi bulunduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu anda şahsımdan bahsettiğim için bu biraz zor olabilir. Ama şunu bilmenizi istiyorum ki dünyadaki siyasi liderler içerisinde baktığınızda kıdem konusunda en büyük kıdeme, en ileri kıdeme bu kardeşiniz sahip. 20 yıldır başbakanlıktan cumhurbaşkanlığına kadar bütün bu görevleri gerek ulusal gerek uluslararası alanda gerçekleştirdik, yaptık. Hâlâ da devam ediyoruz, yapıyoruz. Bütün bu hizmetlerimizde yani uluslararası kuruluşların, kurumların, bütün organizasyonlarını yaşamış birisi olarak uluslararası anlaşmalara imzaları atan birisi olarak bu işin içerisinde bulundum.”
Her çalışma arkadaşının daha iyi hizmet edebilmek düşüncesiyle hareket ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Değerlendirmelerimiz neticesinde tabii ki nihai kararımızı vereceğiz, burada belli bir tecrübe var, yani tecrübe siyasi iradede başarının en önemli kilit noktasıdır. İki kavramı ben çok benimserim. Bunun birisi inançtır, birisi güvendir. Bir diğer ifadeyle de istikrar ve güvendir. Yani bu iki kavramı eğer başarıyla uyguluyorsanız, ortaya koyabiliyorsanız orada neticeyi yakalarsınız, alırsınız. Bugüne kadar bu tür neticeleri eğer Türkiye başardıysa böyle başardı. Böyle aldık bunları ve bundan sonraki süreçte de gerek kabine oluşumunda gerek şu anda partimizin yeni aday listelerinin hazırlanmasında arkadaşlarımla beraber geniş bir istişare zeminimiz var. Benim iki başkan vekilim bunun yanında seçim işleriyle ilgili başkanım, teşkilat başkanım, gençlik kolları başkanım, bunun yanında kadın kolları başkanım bu komisyonun içerisinde onlar da varlar. Beraberce onlarla istişarelerimizi yapıyoruz, ondan sonra da nihai kararı verip adımlarımızı atıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili Seçimi’nde kabine üyelerinin aday olup olmayacağı sorusuna, “Kabineden olan arkadaşlarımın hemen hemen her birisini şu anda belli illere adaylar olarak görevlendirdik. Yani hem deprem kuşağında çalışacaklar hem de verdiğimiz illere gidecekler. Ama ağırlıklı olarak deprem illerindeki görevlerini daha çok önemsiyorum” cevabını verdi.
“Karşınızdaki rakiplerden biri Kılıçdaroğlu, kendisi bu kampanyayı yedi yardımcıyla birlikte yürütecek. Sizin, cumhurbaşkanı yardımcısı sayısını yükseltmeniz söz konusu olabilir mi?” sorusunu cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Seçim öncesi durumla seçim sonrasını birbirine karıştırmamak lazım. Benim cumhurbaşkanı yardımcım. O da şu anda bir ilde aday olarak bulunacak, koşturacak. Fuat Bey. Ankara’dan bir bölgeye onu da aday yapıyoruz. Tabii bu adaylıkları da belirlerken Fuat Bey nereli? Yozgatlı. Ankara’da Yozgat nüfusu nerede yoğun? Diyelim ki ikinci bölgede. Fuat Bey’i de orada görevlendirip tabii Fuat Bey siyasete bizimle teknokrat bürokrat olarak girdi ama şimdi tamamen siyasi formayı da giyerek bu yolda koşturacak. Böyle bir durum var. Aynı şekilde 17 kabine üyemin hemen hemen her birine değişik illerde bu tür görevler vereceğiz. ‘Ağırlıklı olarak belirlediğiniz neredir?’ derseniz, büyükşehirler bakan arkadaşlarım için en uygun olan yerlerdir. Onları daha çok büyükşehirlerden aday yapmayı belirledik. Bunlarla ilgili çalışmalarımızı da sürdürüyoruz.”
Muharrem İnce’nin kendisine yönelik eleştirileri hakkındaki düşünceleri sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben Muharrem Bey’le böyle bir ağız dalaşına veyahut da bir zihinsel repliğe girmeyi doğru bulmam. Yani kendisinin bir ifadesi var. Bunu bir replik olarak da değerlendirebilirsiniz. Ne diyordu? ‘Yenmiş de yenmiş, yenmiş de yenmiş’ diye. Bunu kim için söylemişti? Bay bay Kemal için söylemişti. O da payına düşeni aldı. Ne oldu sonunda? Mağlup oldu” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ürettikleri eserlerle konuştuklarını belirterek, New York’ta inşa edilen Türk Evi’ni hatırlattı. Birleşmiş Milletler binasının karşısında inşa edilen Türk Evi’nin, Türkiye’nin geldiği konumu ispatladığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Birleşmiş Milletler binasından daha yüksek 32 katlı bir binayı New York’ta Birleşmiş Milletler’in tam karşısına yaptık. Bu nedir? Bu bir hedeftir. Yani o da bizim bir kızıl elmamızdı. Biz o kızılelmayı da New York’ta gerçekleştirdik. Oraya dünyanın değişik ülkelerinden liderler geliyor. Onları orada ağırlama imkânı bulduk, buluyoruz vesaire. Ama işte bunları yaparak büyük bir devlet olduğunu ispatlarsın. Bunlar olmadan büyük devlet olunmuyor. Türkiye’ye de cüce kalmak yakışmaz. İşte biz New York’ta, BM’nin hemen karşısında burayı yapmak suretiyle de Türkiye’nin böyle bir Türk Evi’yle nereden nereye geldiğini ispatlayarak güzel bir örnek oluşturmuş olduk.”
“VATANDAŞIM DEMOKRATİK HAKLARINDAN VAZGEÇMİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesinde seçim güvenliği ve buralardan başka şehirlere yerleşen vatandaşların seçimlerdeki durumunun ne olacağı sorusu üzerine, partilerin ve Yüksek Seçim Kurulu’nun çalışmaları olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diyelim ki Kahramanmaraş’tan çıktı Ankara’ya geldi veya İstanbul’a geldi. Bütün oralarda bu açıklanan süreler içerisinde müracaatlarını yapmak suretiyle oralarda oy kullanma şansını yakalayanlar var, bir mani yok” dedi.
Bandırma Bor Karbür Üretim Tesisi’nin açılışını pazar günü yaptıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada bir araya geldiği depremzedelerin seçim kayıtlarını yaptırdığını kendisine ilettiğini anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Benim vatandaşım öyle zannedildiği gibi bu demokratik haklarından da vazgeçmiyor. Bu demokratik haklarını da en güzel şekilde kullanmanın gayreti içerisinde. Siyasi partilere düşen nedir? Siyasi partilere düşen de vatandaşlarının önünü bu noktada açmaktır” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim için gerekli belgeleri enkaz altında kalan vatandaşların, nüfus müdürlüklerine müracaat ederek belgelerini alabileceğini ya da e-Devlet sistemi üzerinden geçici kimlik belgesi temin edebileceklerini kaydetti.
Afetzedelerin deprem bölgesi dışındaki diğer illere taşınmaları hâlinde, bulundukları ildeki yerleşim yerinin adresini beyan edebileceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, çadır kent, konteyner, prefabrik ev, yurt, huzurevi veya başka bir konut ve benzeri yeri “yerleşim yeri adresi” olarak beyan edebilme imkânının da sağlandığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başörtüsüne anayasal güvence getiren ve ailenin korunmasına yönelik düzenlemeler içeren anayasa değişiklik teklifinde son durumun ne olduğuna yönelik soruya şu cevabı verdi: “Toplumumuz sapkın akımlar nedeniyle kaygılı. Bu kaygıları görmezden gelemeyiz. İnsan hakları konusundaki hassasiyetimizden taviz vermeden, sapkın akımların toplum içinde aile yapımızı tehdit edecek şekilde yaygınlaştırılması girişimlerine asla müsaade etmeyeceğiz. Biz sapkın akımları değerlerimize, kültürümüze tehdit olarak görüyoruz ve bunlarla mücadelede de kararlıyız. Bunu ben özellikle milletimle paylaşıyorum ve bu konuda milletimle el ele vererek, bu sapkın akımlara toplumu biz yedirmeyeceğiz.”
KONUT VE KİRA FİYATLARINDAKİ ARTIŞ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem sonrasında özellikle büyükşehirlerde yaşanan konut ve kira fiyatlarındaki artışlara yönelik çalışmaların sorulması üzerine, “Bu konuda yargı, Adalet Bakanlığımız ve İçişleri Bakanlığımız yakın takipteler. Kira konusunda biz sıkıntı oluşturulmasına izin veremeyiz. Elimizden gelen nedir? Onlara bu konularda da ekonomik bir destek oluşturmaktır. Bazı yerlerde 3 bin, bazı yerlerde 5 bin lira gibi destekle onların bu geçim sorununu halledelim diyoruz. Bunun dışında bir durum tespit edilmesi hâlinde gerekli adımları kesinlikle atarız, atacağız” cevabını verdi.
Gıda ve et ürünlerindeki fiyat artışlarına yönelik yeni bir düzenleme olup olmayacağı sorusunu cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu artışlar tamamen spekülatif. Bunu maliyetle açıklayamazsınız. Spekülatif artışların önüne kesinlikle geçeceğiz. Bu konuda da yine Tarım ve Orman Bakanlığımız açıklamalarını yaptı. Et ve Süt Kurumu satış noktalarında ve Tarım Kredi marketlerinde makul fiyatlı ürünleri vatandaşlarımıza sunacağız. Et ve Süt Kurumu satış noktalarında sunulan kıyma ve kuşbaşı miktarını iki katına çıkaracak ve fiyat ise Et ve Süt Kurumu satış noktalarında kıyma için 119 lira kuşbaşı et için 129 lira olarak belirlendi” diye konuştu.
Eski başbakan yardımcılarından Mehmet Şimşek ile AK Parti Genel Merkezi’ndeki görüşmesi de hatırlatılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Mehmet Bey benim geçmişte bakanım olmuş, mesai arkadaşım olmuş yol arkadaşım. Kendisiyle ilgili de özellikle insanımızın refahı, huzuru noktasında bundan sonraki süreçte de nasıl bazı değerlendirmeleri yapabiliriz, kendisiyle ekonomik gelişmeler konusunda şöyle bir fikir alışverişinde bulunalım istedim. Böyle bir değerlendirme yapalım istedim. Sağ olsun o da yurt dışından dönüşte yanıma geldi. Kendisinin fikirlerine çok çok önem veririm. Biz kendisiyle bu görüşmeleri ilk defa yapmıyoruz. Bundan önce de buna benzer görüşme yaptık. Hem benimle, hem arkadaşlarımla bu zamana kadar hep istişare hâlindeyiz. Bize desteği hep devam etti, şu anda da devam ediyor. Tabii altılı koalisyon, pazarlık görüntüleriyle siyasetimizi kirlettiği için, bu tür bir araya gelmelere de farklı anlamlar yüklüyor. Bizi kendileriyle bir defa karıştırmasınlar. Bizim konumumuz farklı. Bizde pazarlık olmaz. O, kumar masalarında olur. AK Parti Genel Merkezi, Mehmet Bey’in evidir. Tabii kendisinin gerek yurt içinde gerek yurt dışında üstlendiği çok sayıda görevi ve bozamayacağı taahhütleri, danışmanlıkları var, onları hâlihazırda devam ettiriyor. Ama kendisiyle seçim çalışmalarımız kapsamında bir görüşmemiz oldu. Bundan sonraki süreçte de bu görüşmelerimiz kendisiyle olabilir. Mehmet Bey’e özellikle görev düştüğünü de söyledim. O da seve seve üstüne düşeni yapacağını bana söyledi. Davetime icabeti sebebiyle de kendisine çok teşekkür ediyorum.”
“MALİ DİSİPLİNDEN TAVİZ VERMEDEN YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”
Ekonomiye ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığında Ekonomi Politikaları Kurulu’nun çalışmalarını sürdürdüğünü, kendisine de raporlar verdiğini anlattı.
Ekonomik atılımların altında özellikle kurul üyelerinin payı bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, mali disiplinden taviz vermeden, ekonomik büyüklüğü 900 milyar doların üzerine çıkardıklarını belirtti. Kişi başına geliri 10 bin 650 doların üzerine taşıyarak vatandaşların refahını artırdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Özellikle son yıllarda salgın, Rusya-Ukrayna savaşı ve deprem, sel gibi birçok doğal afetler yaşamamıza rağmen 10 bin 650 dolara çıkardık. Bunlara rağmen makroekonomide ulaştığımız bu başarıların temelinde yatırım var, istihdam var, üretim var, ihracat var ve cari fazla yoluyla büyümeyi merkeze alan bir Türkiye var. Bu bir ekonomik modeldir. Yeni dönem, büyüme ve nitelikli istihdam artışında bir atılım dönemi olacaktır. Yüksek, sürdürülebilir, kapsayıcı bir büyüme anlayışını tüm politikalarımızla inşallah hayata geçireceğiz. Potansiyel büyümemizi yukarıya çekecek şekilde beşeri sermayemizin, teknolojik yetkinliklerimizin ve kurumsal kapasitemizin geliştirilmesiyle öncelikli stratejimiz olarak yola devam edeceğiz ekonomi politikalarımızda ama mali disiplinden taviz vermeden yolumuza devam edeceğiz.”
EMEKLİLERE YÖNELİK ÇALIŞMA
“Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in emeklilere yönelik bir müjdesi vardı; en düşük emekli aylığının ve emeklilere verilen bayram ikramiyelerinin yükseltilmesi için bir çalışma yürüttüklerini söyledi. Nasıl bir çalışma söz konusu ve asgari ücret için de benzer bir düzenleme, yeni bir artış söz konusu olur mu ara dönemde?” şeklindeki soruyu Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle cevapladı: “Bu ekrandan o zaman bunu açıklayayım. Emeklilerle ilgili çalışmamızı yaptık ve bu rakamı da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımızla bu çalışmayı yaptık. Demek ki açıklamak yine bana kaldı. Şimdi çalışma tamamlanınca ayrıca sunacaklar ama ben bu akşam buradan güzel bir müjdeyi vermiş olayım. O da bunu 7 bin 500 lira olarak inşallah bu akşam buradan açıklamış oluyoruz. Hayırlı olsun.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programda görüntüleri izlenen Millî Muharip Uçak’ın, insansız savaş uçağı Kızılelma’ya benzediğini belirtti.
“Savunma sanayii alanında ileriye yönelik hayalinin ne olduğuna ve muhalefetin özellikle bazı şirketleri hedef alan eleştirilerine ilişkin” görüşü sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devletlerde devamlılığın esas olduğunu belirtti ve şöyle konuştu: “Devletin yönetimine talip olan bir siyasetçi, dışarıdan gelen kredi veya sermaye için ‘gelmeyin, gelirseniz sizi ben şöyle yok ederim, böyle yok ederim’ demez, diyemez. Bu bir defa ne ahlakidir ne de bir ülkenin yönetimine talip olmanın özellikle şiarıdır. Böyle bir şey olmaz. Bu bir defa daha gelmeden gideceğini gösterir. Size yurt dışından gelecek olan sermaye, ‘Bu nasıl bir anlayıştır?’ der ve kapından içeri de girmez.”
Savunma sanayinde İHA’ların, SİHA’ların, Akıncı’nın, Kızılelma’nın yapıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun dışında bir de devletin kendi kontrolünde yaptıkları bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Arifiye’de biz Katar’la ortak adımlar atıyoruz, Katar’la ortak olarak attığımız adımları ‘Arifiye’deki bu tesisleri sattılar’ diye yalan yanlış şeylerle anlatmaya çalıştılar. Böyle bir şey yok. Buyurun. İşte ‘O Arifiye’deki tesisleri Katar’a sattılar’ dedikleri Katar, 10 bin konteyneri nereye gönderdi? Şu anda bizim deprem bölgelerine gönderdi. Eğer bizim aramızda bu tür ilişkiler olmamış olsa Katar kalkıp hem ayni hem nakdî olarak bu tür destekleri buraya verir mi? Arifiye’ye gelirken bunlar kalkıp da ‘Bize bunu bedava, ücretsiz verin’ diye böyle bir şeyleri yok ki… Burada yüzde 51, yüzde 49 ortaklıkla ne yaptılar? Geldiler BMC’ye ortak oldular. Ama bunlar hiçbir şeyi araştırmıyorlar, öğrenmiyorlar ve yalan yanlış yaklaşımlarla milleti aldatmaya çalışıyorlar. Keşke bizim Katar gibi ülkemizde yatırımlara giren ortaklarımız olsa. Çünkü bizim küresel sermayeye her zaman ihtiyacımız var.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002’de savunma sanayi sektöründe sadece 56 firmanın faaliyet gösterdiğini, bugün bu sayının 2 bin 700’e ulaştığını belirterek, “Burada çeşitliliği, rekabeti ve sektörün önünü açan biz olduk. Bugün savunma sanayinin hiçbir alanında tek bir firmanın faaliyet göstermesi söz konusu değildir” dedi.
Türkiye’de üretilen tankları örnek gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tankların dışında mühimmatlar bulunduğuna işaret ederek, “Bütün bu mühimmatları şu anda Türkiye kendi bünyesinde üretiyor mu? Üretiyor. Ama geçmişte biz bu mühimmatları alabilmek için çalmadık kapı bırakmazdık. Ama şimdi bunları biz Türkiye’de üretiyoruz. Dolayısıyla da Allah göstermesin herhangi bir savaşta kimseye muhtaç olmadan bunları yürüteceksin” diye konuştu.
Millete bir şey daha duyurmak istediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye kolay kolay herhangi bir savaşın tarafı olmayacaktır. Türkiye hep barıştan yana olacaktır ve barışın savunucusu olacaktır. Dünya barışına da her türlü katkıyı nasıl sağlayacak bunun adımlarını atacaktır. Nitekim Rusya’da, Ukrayna’da yaptığımız görev de budur” ifadelerini kullandı.
“TOGG, 85 MİLYONUN ORTAK GURURU”
Ön siparişleri alınmaya başlanan yerli elektrikli otomobil Togg’la ilgili soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg’un yollara çıkacak olmasının kendisini heyecanlandırdığını belirtti. Togg’un 85 milyonun ortak gururu olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu ana kadar talep 80 bin” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg’un yoğun sipariş aldığını, 60 yıllık hayali gerçeğe dönüştürdüklerini söyledi. Togg’un yedi rengi bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ay sonundan itibaren caddeleri zenginleştirecek Togg’un Türkiye Yüzyılı’nın gerçek nişanesi olacağını kaydetti. Büyük bir gurur yaşadıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg için 16 Mart’ta ön siparişlerin alınmaya başladığını anımsatarak ilk 24 saat dolmadan 22 bin 150 sipariş verildiğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ne diyorlardı, ‘Bu arabanın fabrikası nerede?’ Fabrikayı açtık mı? Açtık. Sonra ne dediler, ‘Üretemezsiniz.’ 29 Ekim’de Togg’u banttan indirdik mi? İndirdik. Sonra ne dediler? ‘Üretirsiniz ama satamazsınız.’ Şimdi ne oldu? 75 binden fazla sipariş aldık. Bay Kemal, altılı koalisyon, bak nasıl satılıyormuş? 27 Mart’a kadar ben inanıyorum ki sipariş sayısı 100 bini geçer. Bunlar piyasaya yeni giren bir araç için muazzam sayılar.”
Bunların milletin Togg’a olan güvenini, teveccühünü gösterdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz bu projenin, bu heyecanın ortağı, asıl sahibi. Hani biz hep diyoruz ya ‘babayiğitler’, asıl babayiğitler işte milletimiz, bu teveccühü ile gösteriyor” dedi.
Türkiye’de 2012’den beri satılan elektrikli otomobil sayısının 14 bin 780 olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 yılda satılan elektrikli otomobil sayısının beş katı kadar siparişi altı günde alan Togg’un oluşturduğu havanın, Türkiye’nin elektrikli araçlara geçişte en hızlı mesafe kat eden ülkelerden birisi olacağını gösterdiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz otomobil diyoruz ama üreticileri ne diyor, ‘akıllı cihaz’ diyor. Togg akıllı cihazımızın üretim hedefi bu yıl 20 bin ama inşallah 2030’a kadar 1 milyon Togg üretmiş olacağız. Hayırlı olsun” diye konuştu.


Ülkemizin kalkınmasına haber çizgimizle destek olma azmindeyiz Her Şey 'Güçlü Türkiye' İçin

Haber Burada
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan kabinesini açıkladı
-
“Milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır”
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan Anıtkabir’de
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Genel Kurulu’nda yemin ederek göreve başladı
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı
-
“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır”





28 Mayıs 2023 seçimlerinde yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde bir basın toplantısı düzenleyerek, cumhurbaşkanı yardımcısı ve kabinesini açıkladı.
Sevincimizi paylaşan, bugün göreve başlama törenimize katılarak bizleri onurlandıran devlet ve hükûmet başkanlarına şahsım, ülkem ve milletim adına tekrar minnettarlığımızı ifade ediyorum. Zor günlerimizde yanımızda olan kardeşlerimizin mutlu günlerimizde de bizleri yalnız bırakmadıklarını görmekten memnuniyet duyuyorum. Türk Cumhuriyetlerindeki kardeşlerimizle dünyanın dört bir köşesindeki dostlarımızla omuz omuza yol yürümeye devam edeceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, demokrasisinin gücüne güç katan bir seçim sürecini tamamladığını belirterek, Türkiye tarihinde pek çok ilke sahne olan seçimlerin hayırlı olmasını diledi.
Türkiye’nin 14 Mayıs ve 28 Mayıs’ta sadece seçim yapmadığına, aynı zamanda gelecek asrın nasıl olacağına da karar verdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin iradesiyle birlikte istiklal ve istikbaline de sahip çıktığını, Türkiye Cumhuriyeti’nin 2200 yılı aşan devlet geleneğiyle, 1000 yılı aşan millet şuuruyla, asırlara sâri birlikte yaşama kültürüyle kendi mecrasında akmaya devam edeceğini gösterdiğini vurguladı.
“TÜRKİYE, BUGÜN DÜNDEN DAHA GÜÇLÜDÜR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1000 yıldır Anadolu topraklarını aşkla yeşerten bu ırmağın yatağını hiçbir gücün değiştiremeyeceğinin bir kez daha anlaşıldığının altını çizerek, şunları kaydetti: “Türkiye bugün, dünden daha güçlüdür. Demokrasimiz her zamankinden daha kuvvetlidir. Yarınlarımız 28 Mayıs öncesine göre daha aydınlıktır. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde sandığa tercihini demokratik usullerle yansıtan 54 milyondan fazla vatandaşımızın her birine teşekkür ediyorum. Yurt dışındaki kardeşlerimizi, her iki seçimde de ülkemize karşı sorumluluklarını bihakkın yerine getirdikleri için ayrıca tebrik ediyorum. Şahsımı bir kez daha Cumhurbaşkanlığına layık gören 27 milyon 835 bin vatandaşımıza hassaten şükranlarımı sunuyorum. Cumhur İttifakı’ndaki ortaklarımıza destekleri için teşekkürlerimi iletiyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, umudunu Türkiye’nin yükselişine, güçlenmesine bağlamış hiç kimseyi mahcup etmeyeceklerini vurgulayarak, 14 gün arayla sandıkta milletten iki kez güvenoyu almanın bahtiyarlığı içerisinde olduklarını söyledi.
“CANIMIZ PAHASINA BU EMANETE SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Seçimlerde 28 milyona yakın vatandaşın teveccühüne mazhar olmanın gururunu yaşadıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunların bizlere aynı zamanda çok büyük bir sorumluluk yüklediğini de çok iyi biliyoruz. 85 milyon vatandaşımızla birlikte bizim için dua eden 100 milyonların da umudunu taşıdığımızın farkındayız” diye konuştu.
“Nasıl bugüne kadar milletin emanetine halel getirmediysek, inşallah bundan sonra da canımız pahasına bu emanete sahip çıkacağız” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Göreve başlama törenimizde ifade ettiğim ilkeler temelinde 85 milyonun birliği, dirliği, kardeşliği, refahı ve esenliği için engellere aldırmadan, zorluklar karşısında yılmadan çalışacağız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak tüm Türkiye’ye hizmet edeceğiz. Şimdiye kadar beraber çalıştığımız, nice sorunu birlikte çözdüğümüz, nice badireyi beraber aştığımız eski kabine üyelerimize bir kez daha teşekkür ediyorum. 28. Dönem Milletvekili olarak yüce Mecliste ülkemize hizmet mücadelesini sürdürecek mesai arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. Bu arkadaşlarımız, milletimize yaptıkları hizmetlerle ülkemize kazandırdıkları eserlerle Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ilk döneminin kabine üyeleri olarak adlarını şimdiden tarihe yazdırmışlardır. Rabbim eski kabine üyelerimizin hepsinden razı olsun diyorum.”
CUMHURBAŞKANLIĞI YENİ KABİNESİ
“Şimdi sizlerle Türkiye Yüzyılı hedeflerimize ulaşmak için birlikte yol yürüyeceğimiz yeni kabine üyelerimizi paylaşmak istiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı yeni kabinede şu isimler yer alıyor: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu.”
Yeni kabinenin Türkiye’ye ve Türk milletine hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim, bizi milletimize karşı mahcup etmesin. Yeni kabine üyelerimizin her birine başarılar diliyorum” temennisinde bulundu.



Dünya
“Milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır”

Yazar
2 gün Önceon
Haziran 5, 2023






Millî iradenin üzerine gölge düşürme girişimlerinin akamete uğradığını, tıpkı bir asır önce olduğu gibi “manda ve himaye” tekliflerini milletin yine reddettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eser ve hizmet siyaseti popülizme galip gelmiş, insanımızın basiret ve ferasetinin hafife alınmaması gerektiği tekrar anlaşılmıştır. 1950’den beri neredeyse her 10 yılda bir tekrarlanan darbelerle yara alan Türk demokrasisi rüştünü tüm dünyaya bir kez daha ispat etmiştir. Seçmenin yarısını dahi sandığa götüremeyenlerin attığı diktatörlük ve otokrasi iftiralarının içinin tamamen boş olduğu görülmüştür. Bu seçimlerle on yıllardır ülkemiz aleyhine yürütülen kampanyaları boşa çıkarmakla kalmadık, aynı zamanda geleceğimizi de güvence altına aldık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Göreve Başlama Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Bir asır önce, millî mücadelesini Cumhuriyet’in kuruluşuyla tamamlayan milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını da Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yemin etmesi ve Anıtkabir ziyaretinin ardından, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Göreve Başlama Töreni’ne katıldı.
Konuşmasına kendisini dinleyenleri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıları, bu tarihî tören sebebiyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde, milletin evinde, 15 Temmuz gecesi gazilikle şereflenen mekânda ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.
Törene katılanlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbime, bizlere bir 5 sene daha Türkiye’ye ve Türk milletine hizmet etme imkânı verdiği için hamdediyorum. Oylarıyla destek ve teveccühleriyle buna vesile olan aziz milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum. Bizleri, bir kez daha Cumhurbaşkanlığı makamına layık gören 27 milyon 835 bin kardeşimin hepsine tek tek teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iradeleri farklı yönde tecelli etse de sandıklara giderek demokrasinin gücüne güç katan tüm vatandaşları tebrik ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kilometrelerce yol katederek, kimi zaman saatlerce sıra bekleyerek, ana vatanlarına karşı vatandaşlık görevlerini yerine getiren yurt dışındaki gurbetçilerimizi özellikle tebrik etmek istiyorum. 6 Şubat’ta asrın felaketini yaşadıkları, sırf oy tercihlerinden dolayı son iki haftada sayısız hakarete maruz kaldıkları hâlde iradelerine sahip çıkan depremzedelerimize buradan bir kez daha saygılarımı sunuyorum. Bu seçimlerde, sadece yurt içi ve yurt dışında yaşayan kendi insanımızın desteğini almadık. Aynı zamanda dünyanın dört bir yanında umutlarını ülkemize bağlamış 100 milyonlarca mazlum ve mahzun gönlün de duasını aldık. ‘Türkiye’ deyince gözleri parlayan, gözyaşı döken, bizimle sevinip bizimle üzülen tüm kardeşlerime şükranlarımı ifade ediyorum.”
“RABBİM, BİZİ MİLLETİMİZE VE DOSTLARIMIZA MAHCUP ETMESİN”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Seçimlere müteakip arayarak sevincimizi paylaşan devlet ve hükûmet başkanlarına teşekkürlerimi sunuyorum. Bu süreçte yanımızda duranların desteğini hiçbir zaman unutmayacağız. 28 Mayıs gecesi ülkemizle birlikte Afrika’dan Asya’ya gönül coğrafyamızın tamamında sokaklara taşan o muhteşem sevgi selini unutmayacağız. Tüm bunlarla birlikte dergi kapakları üzerinden millî iradeye müdahale girişimlerini de unutmayacağız. Şahsımız nezdinde Türkiye’ye yönelik bu büyük sevdanın hakkını en güzel şekilde vermeye çalışacağız. Rabbim, bizi milletimize ve dostlarımıza mahcup etmesin diyorum.”
Türkiye’nin, siyasi tarihinin en kritik seçimlerinden birini daha alnının akıyla geride bıraktığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs’ta seçimlerin Meclisle ilgili boyutunu Cumhur İttifakı olarak 323 milletvekiliyle başarıyla tamamladıklarını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Seçimi’nin, rakibine fark atmasına rağmen, ilk turda yüzde 50 artı 1 şartının aranması sebebiyle ikinci tura kaldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “28 Mayıs’ta milletimiz, 0,50 oy oranıyla yarım bıraktığı işi tamamlamak için yeniden sandıklara gitti. İlk tur seçimlerinde katılım oranımız yüzde 87’yi aşmıştı. İkinci turda da yine yüzde 85’i bulan rekor bir katılım seviyesine ulaştık” dedi.
“85 MİLYONUN TAMAMINI BAĞRIMIZA BASACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin, akın akın sandıklara koştuğu 28 Mayıs seçimlerinde yüzde 52,18 oy alarak Cumhurbaşkanı sıfatıyla 5 sene daha Türkiye’ye ve Türk milletine hizmet etme şerefine nail olduklarını belirterek, şunları kaydetti: “Bu ulvi görevin, uğruna ve yoluna ömrümü adadığım milletime, gönül coğrafyamızın her yanına ve insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Aziz milletimizin şahsımıza, partimize ve ittifakımıza olan güvenini inşallah boşa çıkarmayacağız. ‘Aşkınan çalışan yorulmaz’ diyerek, Türkiye için eser ve hizmet üretmeye devam edeceğiz. Hangi siyasi görüşe, kökene, meşrep ve mezhebe mensup olursa olsun, 85 milyonun tamamını bağrımıza basacağız. 21 yıllık iktidarlarımız döneminde bu hassasiyetimizi hep muhafaza ettik. Hizmet götürürken kimsenin inancına, oyunun rengine bakmadık.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölgecilik, particilik veya ayrımcılık hiçbir zaman yapmadık. Şeyh Edebali gibi ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ dedik. Yunus Emre gibi ‘Yaratılanı severim Yaradan’dan ötürü’ dedik. Ahmedi Hani gibi ‘İnsan, en büyük kalemin çizdiği nakıştır’ dedik. Bugün de aynı hikmet ışığının izinden gidiyoruz. Bugün de aynı idealleri, aynı ilkeleri savunuyoruz. Bugün de tüm Türkiye’ye, Hacı Bektaş’ın, Yunus Emre’nin, Pir Sultan’ın, Mevlana’nın, Ahmedi Hani’nin sevgi diliyle sesleniyoruz. Nefreti, öfkeyi, husumeti öne çıkaran değil, muhabbeti, hoşgörüyü, kardeşliği, kucaklaşmayı yücelten bir anlayışla hareket ediyoruz. ‘Gelin canlar bir olalım, sevelim, sevilelim’ diyoruz. Bu samimi çağrımızın, bütün renkleri, zenginlikleri ve farklılıklarıyla 85 milyonun tamamında makes bulacağına yürekten inanıyorum.”
“SEÇİM DÖNEMİ, 28 MAYIS GECESİ İTİBARIYLA ARTIK SONA ERMİŞTİR”
Türkiye’nin, her bir vatandaşının enerjisine, katkısına, fikrine ihtiyacının bulunduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin, 85 milyonun tüm fertlerinin tıpkı bir duvarın tuğlaları gibi birbirine kenetlenmesine ihtiyacı var. Türkiye’nin, birliğe ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Millet olarak, bu güçlü birlikteliği yeniden tesis etmemiz gerekiyor” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Seçim dönemi, 28 Mayıs gecesi itibarıyla artık sona ermiştir. Millî irade sandıkta iki kez tecelli etmiş, millet kesin kararını vermiştir. Türkiye, sandıkların kapanması ve sonuçların açıklanmasıyla artık yeni bir yola girmiştir. Allah’ın izniyle Türkiye Yüzyılı başlamış, ülkemizin şahlanış döneminin kapıları aralanmıştır.”
“YENİ KABİNEMİZLE TÜRKİYE YÜZYILI’NI NAKIŞ NAKIŞ İŞLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah bu akşam yeni Kabinemizi açıklayacağım ve yeni Kabinemizle birlikte de Türkiye Yüzyılı’nı nakış nakış işlemeye devam edeceğiz. Gecikmeden salı günü ilk Kabine Toplantımızı yapacağız. Seçim gündemine takılıp kalmak, Türkiye’ye patinaj yaptırmak demektir. Müflis tüccar misali sürekli eski defterleri karıştırmanın, ülkeye de millete de hiçbir faydası yoktur. Hep birlikte önümüze bakmalı, geleceğe odaklanmalı, artık ‘yeni şeyler’ söylemenin mücadelesini vermeliyiz. Geçmişten, geçmişteki hatalardan ders çıkartarak, istikbali inşa etmenin gayretinde olmalıyız” dedi.
“Biz, seçimler sonrasında iç muhasebesini yapan, kendini yenilemeyi, güncellemeyi başaran bir geleneğe sahibiz” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eksiklerimizi gidererek, hatalarımızı düzelterek, güçlü yanlarımızı daha da tahkim ederek bugünlere geldik. Her seçim sonrasında yeni bir sayfa açtık. Rövanş peşinde, hesaplaşma peşinde koşmadık. Haksızlığa uğrasak da hakka girenlerden olmadık. Yalanlara, iftiralara maruz kalsak da adaletten asla sapmadık. Kendi seçmenimizle birlikte bize oy vermeyenlerle de muhabbetin diliyle konuştuk” diye ekledi.
“TÜRKİYE’NİN BİR ‘BÜYÜK KUCAKLAŞMAYA’ İHTİYACI OLDUĞUNA İNANIYORUZ”
Zaferlerle birlikte tevazuyu da büyüttüklerini, ancak ezici çoğunlukla kazandıkları 17 seçimin hiçbirinde muhalefetten böyle bir tavır görmediklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “En büyük sıkıntımız zaten ülkemizde bu noktada gerçekten gayretli bir muhalefetin olmayışıdır. Eski alışkanlıklarını terk etmeye maalesef yanaşmadılar. Milletin maslahatı yerine kendi küçük hesaplarının peşine düştüler. Samimi bir özeleştiri yapmaktan ziyade hatayı, kusuru, başarısızlıklarının sebeplerini vatandaşta aradılar. Hemen her seçim sonrasında musafahalaşmak için uzattığımız eli, hep sıkılı yumruklarla karşıladılar. Bu sefer, farklı bir tavır sergilemelerini ümit ediyoruz.”
Türkiye’nin ve Türk demokrasisinin selameti açısından muhalefetin de mesuliyet bilinciyle hareket etmesini beklediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazetecisi, yazarı, sivil toplumu, sanatçısı, siyasetçisiyle tüm muhalefet cenahının artık millî iradeyle barışmasını istiyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılına kavuşmanın heyecanını yaşadığımız bu yılda Türkiye’nin bir ‘büyük kucaklaşmaya’ ihtiyacı olduğuna inanıyoruz” ifadesini kullandı.
“GELİN, HEP BERABER TÜRKİYE YÜZYILI’NIN İNŞASINA OMUZ VERELİM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara şu çağrıda bulundu: “Buradan tüm vatandaşlarımı; ilçeleri, köyleri, haneleriyle 81 vilayetimizin tamamında bir ‘kardeşlik seferberliği’ başlatmaya davet ediyorum. Gün, bir olma, beraber olma, bin yıllık kardeşliğimizi perçinleme günüdür. Gün, evlatlarımızın aydınlık yarınlarına sahip çıkma günüdür. Gelin, seçim dönemindeki kırgınlıkları, kızgınlıkları bir tarafa koyalım. Gelin, küslük olmuşsa, kalpler kırılmışsa barışmanın yollarını arayalım. Gelin, hep beraber Türkiye Yüzyılı’nın inşasına omuz verelim. Cumhuriyetimizin 100. yılını şanına, ruhuna ve manasına uygun bir şekilde 85 milyon olarak hep birlikte idrak edelim.”
El birliği, gönül birliği içinde bunu başaracaklarından asla şüphe duymadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu davetine icabet eden tüm vatandaşlara teşekkürlerini iletti.
“ESER VE HİZMET SİYASETİ POPÜLİZME GALİP GELMİŞTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçim sonuçlarının pek çok anlamının bulunduğuna dikkati çekerek, milletin, bir kez daha demokratik kazanımlarına sahip çıkarak, “durmak yok; yola, çalışmaya, hizmet ve eser üretmeye devam” dediğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu seçimlerde “Türkiye Yüzyılı” teklifinin de insanlar tarafından kabul edildiğinin görüldüğüne işaret ederek, “Bir asır önce, millî mücadelesini Cumhuriyet’in kuruluşuyla tamamlayan milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını da Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır. Önümüzdeki 5 yıl boyunca bu vizyonumuzu adım adım uygulamaya geçireceğiz. Seçim meydanlarında halkımıza verdiğimiz sözlerin hepsinin takipçisi olacağız” değerlendirmesinde bulundu.
“ÜLKEMİZİ BÜYÜTMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Son 21 yıldır olduğu gibi vaat edilen her şeyin tek tek gerçeğe dönüştürüleceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Demokrasimizi darbe ürünü mevcut anayasadan kurtararak, özgürlükçü, sivil ve kuşatıcı bir anayasayla güçlendireceğiz. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütmeye devam edeceğiz. Gazi Mustafa Kemal’in ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ ilkesini, hakiki manasıyla pratiğe dökmekte kararlıyız” diye konuştu.
“YENİ DÖNEMDE MUHATAPLARIMIZ KARŞILARINDA, HER ALANDA DAHA AKTİF BİR TÜRKİYE BULACAKTIR”
Bunları içe kapanarak, hadiseleri tribünden izleyerek değil, girişimci ve insani diplomasinin etki alanını daha da genişleterek yapacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Milletinin teveccühüne iki kez mazhar olmuş bir devlet başkanı olarak Türkiye’nin çıkarlarını savunurken artık elimiz daha da güçlenmiştir. Bundan sonra uluslararası kamuoyu; küresel krizlerin çözümünde daha fazla inisiyatif alan, bölgesinde barışın ve istikrarın tesisi için daha fazla çabalayan, Türk ve İslam dünyasının kalkınması için daha çok koşturan, mazlum ve mağdurlara daha fazla sahip çıkan bir Türkiye görecektir. Yeni dönemde muhataplarımız karşılarında sınırları içinde ve dışında terör örgütleriyle daha kararlı mücadele eden, Mavi Vatan’da kendisinin ve kardeşlerinin hakkını daha güçlü gözeten, ekonomiden ticarete, güvenlikten demokrasiye başarı çıtasını yükselten, hâsılı, her alanda daha kararlı, daha cesur, daha müşfik, daha aktif bir Türkiye bulacaktır.”
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ’Nİ YÜCELTMEK İÇİN BÜTÜN GÜCÜMÜZLE ÇALIŞMAYA SÖZ VERİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelecek 5 sene boyunca Türkiye Cumhuriyeti’nin şanını ve şerefini korumak, itibarını artırmak, adını tüm dünyada yüceltmek için bütün gücümüzle çalışmaya söz veriyoruz. Devletimizin varlığını, vatanımızın bütünlüğünü, milletimizin kayıtsız ve şartsız egemenliğini her zeminde koruyacağımızı taahhüt ediyoruz. ‘Gayret bizden, tevfik Allah’tandır’ inancıyla bugünden itibaren Türkiye Yüzyılı’nın inşası için ‘bismillah’ diyoruz” dedi.
Bu akşam yeni kabineyi açıklayacaklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göreve Başlama Töreni’ne katılan devlet başkanlarına, Cumhur İttifakı’nın paydaşları ve tüm katılımcılara teşekkürlerini iletti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandığa giderek özgür iradesiyle Türkiye’ye bir demokrasi şöleni yaşatan her bir vatandaşa, 85 milyonluk büyük Türkiye ailesinin her bir ferdine de teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan törende, hazırlanan platform üzerinden salona giriş yaparak konukları selamladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törene katılan konuk devlet başkanları, başbakanlar ve diğer katılımcılar ile tek tek tokalaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını yaparken eşi Emine Erdoğan da kürsüde kendisine eşlik etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşma yaptığı platformun arkasında, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Fener Rum Patriği Bartholomeos, Nobel Ödülü sahibi Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar, eski futbolcu Mesut Özil, madenciler, uluslararası derece yapmış sporcular, Türkiye’nin farklı bölgelerinden üniversite ve lise öğrencileri, şehit yakınları, gaziler, dinî azınlık cemaatlerinin temsilcileri yer aldı.
Törene katılanlara günün anısına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Göreve Başlama Töreni’ne özel basılan üzerinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesinin kabartması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ismi ve imzasının yer aldığı hatıra para takdim edildi.
CUMHURBAŞKANLIĞI GÖREVE BAŞLAMA TÖRENİ’NE YURT DIŞINDAN YOĞUN İLGİ
Törene, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aile fertlerinin yanı sıra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rumen Radev, Gabon Cumhurbaşkanı Ali Bongo Ondimba, Gine Bissau Cumhurbaşkanı Umaro Sissoco Embalo, Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, Karadağ Cumhurbaşkanı Yakov Milatoviç, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Kongo Cumhurbaşkanı Denis Sassou N’Guesso, Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kuzey Makedonya Cumhurbaşkanı Stevo Pendarovski, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Ruanda Cumhurbaşkanı Paul Kagame, Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, Togo Cumhurbaşkanı Faure Essozimna Gnassingbe, Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov, Bangladeş Cumhurbaşkanı Muhammed Şahabuddin Çuppu, Gine Devlet Başkanı Mamady Doumbouya, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, Macaristan Başbakanı Victor Orban, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, Rusya Federasyonu Devlet Duması Başkanı Vyaçeslav Viktoroviç Volodin, Çin Halk Cumhuriyeti Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi Başkan Yardımcısı Ding Zhongli, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Jelka Sviyanoviç, Konsey Üyeleri Jelko Komşiç ile Denis Beçiroviç’in yanı sıra Bosna Hersek Sırp Entitesi Başkanı Milorad Dodik, eski Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff, eski Almanya Şansölyesi Gerhard Schröder, eski KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, eski Bosna Hersek Başkanlık Konseyi üyesi Bakir İzzetbegoviç, eski İsveç Başbakanı Carl Bildt katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından törene katılan devlet başkanlarının isimlerini tek tek sayarak, bu tarihî günde kendisini yalnız bırakmadıkları için teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, DSP Genel Başkan Önder Aksakal, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ve Sinan Oğan’a teşekkürlerini sundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, törene katılan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e de teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından Diyanet İşleri Başkanı Erbaş dua etti. Törenin ardından, Türk Hava Kuvvetlerinin akrobasi timi Türk Yıldızları, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi üzerinde gösteri uçuşu yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göreve Başlama Töreni’nin ardından törene katılan liderler onuruna Çankaya Köşkü’nde akşam yemeği verdi.






Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yemin eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra Anıtkabir’i ziyaret ederek Atatürk’ün mozolesine çelenk bıraktı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anıtkabir’e gelişi sırasında yol boyunca vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılandı.
Aslanlı Yol’dan yürüyerek Atatürk’ün mozolesine çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Ankara Valisi Vasip Şahin, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan ile Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı eşlik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, üzerinde ay yıldız bulunan çelengi bırakmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra Misak-ı Millî Kulesi’ne geçerek Anıtkabir Özel Defteri’ne şunları yazdı:
“Aziz Atatürk, Türkiye bir seçim sürecini daha tüm dünyaya örnek gösterilebilecek rekor bir katılımla ve demokrasi şöleni havasında neticelendirdi. 14 Mayıs’ta TBMM’de görev yapacak 28. Dönem milletvekillerini belirleyen milletimiz, 28 Mayıs’ta gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı Seçimi’nin ikinci turunda da şahsımıza yüzde 52,18 oy oranıyla yine büyük bir teveccüh gösterdi. Hamdolsun biz 5 sene daha ülkemize ve necip milletimize hizmet edecek olmamızın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin de güvenoyu aldığı bu seçimlerin, milletimizin önünde yeni bir dönemin kapılarını açtığına inanıyoruz. Önümüzdeki 5 yıl boyunca Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirmek için canla, başla çalışmayı sürdüreceğiz.
Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını hızla sarıp söz verdiğimiz gibi depremzedelerimizi en kısa sürede yeni yuvalarına kavuşturacağız. 12. Cumhurbaşkanı olarak milletimizin ebedi ve ezeli kardeşliğine sahip çıkmaya, ülkemizi büyütmeye, devletimizi yüceltmeye devam edeceğiz. Rabb’im yolumuzu, bahtımızı açık etsin. Ruhun şad olsun.”

Dünya
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Genel Kurulu’nda yemin ederek göreve başladı

Yazar
2 gün Önceon
Haziran 5, 2023






28 Mayıs 2023 seçimlerinde %52.18 oy oranıyla yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yemin ederek göreve başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclise gelişinde TBMM Geçici Başkanı Devlet Bahçeli tarafından askerî törenle karşılandı. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı tören kıtasını selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra eşi Emine Erdoğan ile Şeref Kapısı’ndan TBMM Genel Kurulu Salonu’na geçti.
Genel Kurul salonuna gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletvekilleri ve davetliler tarafından ayakta ve alkışlar eşliğinde karşılandı. TBMM Geçici Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mazbatasını teslim etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Anayasa’nın 103. maddesinde yer alan “Cumhurbaşkanı sıfatıyla; devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine ant içerim” metnini okuyarak yeminini gerçekleştirdi.
Milletvekilleri ve Genel Kurul Salonu’ndaki davetliler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ant içmesini uzun süre alkışladı.
Yemin töreninin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletvekilleri ve davetliler ayakta İstiklal Marşı’nı okudu.



TAKVİM
HABER BURADA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Genel Kurulu’nda yemin ederek göreve başladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan kabinesini açıkladı

“Milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan Anıtkabir’de

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Genel Kurulu’nda yemin ederek göreve başladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır”

“Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır”

“Bugün kazanan sadece Türkiye’dir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, oyunu Saffet Çebi Ortaokulu’nda kullandı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes’in anıt mezarını ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı

“Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek için gece-gündüz çalışıyoruz”

“Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, televizyon kanalları ortak yayınına katıldı

“Türkiye; üretimiyle, istihdamıyla, ihracatıyla; küresel bir güç hâline geldi”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “45 bin Öğretmen Atama Töreni”ne katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi büyüttük, güçlendirdik, milletimizi güvenli, huzurlu bir hayata kavuşturduk”

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren hep peşinde olduğumuz hayalleri birer birer gerçekleştiriyoruz”

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “21 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık”

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST, kendi alanında bir markaya dönüştü”

İyi ki varsınız | “Ülkemizin sanayisini, tarımını, enerjisini, altyapısını büyütmeden soframıza koyduğumuz ekmeği büyütemeyiz”

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyet tarihinin en büyük konut ve şehircilik seferberliğini alnımızın akıyla tamamlayacağız”

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsanımızın hayat kalitesini yükseltiyor, yatırımla, istihdamla, üretimle ülkemizi büyütüyoruz”

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz Doğal Gazı Devreye Alma Töreni’ne katıldı

İyi ki Varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Cumhuriyetimizin 100. yılında, Türkiye Yüzyılı’na giden yolu Afyon’dan başlatıyoruz”

“Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır”

“Türkiye; üretimiyle, istihdamıyla, ihracatıyla; küresel bir güç hâline geldi”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, televizyon kanalları ortak yayınına katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “45 bin Öğretmen Atama Töreni”ne katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi büyüttük, güçlendirdik, milletimizi güvenli, huzurlu bir hayata kavuşturduk”

“Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek için gece-gündüz çalışıyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes’in anıt mezarını ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, oyunu Saffet Çebi Ortaokulu’nda kullandı

“Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır”

“Bugün kazanan sadece Türkiye’dir”

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan kabinesini açıkladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Genel Kurulu’nda yemin ederek göreve başladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan Anıtkabir’de

“Milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kurban Bayramı mesajı

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Genç İş Adamları Heyetini (TÜGİK) Kabulünde Açıklamalarda Bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsana hizmet etmeyen, adaleti ve güvenliği temin etmeyen bir sistemin başarı şansı yoktur”

PRESTIGE YACHT 420S NEW

EPDK fiyatlara zam ya da indirim yapar mı? Akaryakıt fiyatları nasıl belirlenir?

#FikrinBursaBedel
GÜÇLÜ TÜRKİYE
Haberler
-
Dünya3 hafta Önce
“Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır”
-
Dünya1 ay Önce
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST, kendi alanında bir markaya dönüştü”
-
Dünya4 hafta Önce
“Türkiye; üretimiyle, istihdamıyla, ihracatıyla; küresel bir güç hâline geldi”
-
Genç4 hafta Önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, televizyon kanalları ortak yayınına katıldı
-
Dünya4 hafta Önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “45 bin Öğretmen Atama Töreni”ne katıldı
-
Dünya4 hafta Önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi büyüttük, güçlendirdik, milletimizi güvenli, huzurlu bir hayata kavuşturduk”