Connect with us

Dünya

“Engelli kardeşlerimizin, eğitim ve sağlık başta olmak üzere her türlü kamu hizmetine kolaylıkla erişmelerini gerçekleştirdik”

Avatar

Yazar

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Engelli Öğretmen Ataması ve 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi Tanıtım Programı’nda yaptığı konuşmada, “2007 yılında Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesini imzalayan ilk ülkelerin arasında yerimizi aldık. 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle, engellilere yönelik pozitif ayrımcılığı anayasal güvenceye kavuşturduk. Engelli kardeşlerimizin, eğitim ve sağlık başta olmak üzere her türlü kamu hizmetine kolaylıkla erişmelerini gerçekleştirdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Engelli Öğretmen Ataması ve 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi Tanıtım Programı’na katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, partinin kurucularından milletvekili, bakan, genel başkan yardımcısı ve kadın kolları başkanı olarak uzun yıllar birlikte çalıştığı Güldal Akşit’e Allah’tan rahmet ailesine başsağlığı diledi.

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı döneminde Akşit’in engelliler için pek çok önemli hizmetler yaptığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah’tan, demokrasi ve kalkınma mücadelesinde çok emeği olan Akşit’i cennetiyle müşerref eylemesi temennisinde bulundu. Akşit’in yarın defnedileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti camiasına da başsağlığı diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çok farklı bir dönemden geçildiğini belirterek, “Camiamızın içerisinde birçok kardeşimizi bu arada kaybettik. Mukadder olan ömür tabii ki son buluyor ve mukadder olan bu ömrün son bulmasıyla hepimizin de varacağı yer malum, orası. Rabbimden temennimiz o dur ki bizleri de cennetiyle cemaliyle müşerref kılsın inşallah. Tüm ailesine şahsım, eşim, camiamız ve milletim adına baş sağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla toplantıya katılanlarla birlikte olmaktan bahtiyarlık duyduğunu belirterek, ülkedeki ve dünyadaki tüm engellilere selam ve saygılarını iletti.

Başta etkinlikte bulunanlar olmak üzere tüm engellilerin Dünya Engelliler Günü’nü yürekten tebrik ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler öncülüğünde bütün dünyada kabul gören bu anlamlı günün engelliler için hayırlara vesile olmasını diledi.

“HÜKÛMETLERİMİZ DÖNEMİNDE YAPILAN ENGELLİ ATMASI TOPLAMDA 63 BİN 87’YE ULAŞTI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkedeki milyonlarca engelliyi temsilen toplantıda olan, azim ve kararlılıklarıyla ilham veren katılımcıları tebrik ederek, dün Tokyo 2020 Paralimpik Olimpiyat Oyunlarında kazandıkları 15 madalyayla ülkeyi gururlandıran sporcuları Külliyede ağırladıklarını anlattı.

Her türlü zorluğa rağmen paralimpik sporcuların elde ettiği başarılar karşısında milletçe herkesin farklı duygular yaşadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Elbette tüm spor dallarındaki başarılarımızı önemsiyoruz ama engelli sporcularımızın başarılarına çok daha farklı bir nazarla bakıyoruz. Buradan bir kez daha kendilerini kutluyor, başarılarının artarak devam etmesini diliyorum. Bugün Dünya Engelliler Günü’nü vesile kılarak aynı zamanda 750 engelli öğretmenimizin de atamasını gerçekleştiriyoruz. Atamalarını yapacağımız engelli öğretmenlerimize yeni görev yerlerinde Rabbimden muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Bugünkü ile birlikte hükûmetlerimiz döneminde engelli ataması toplamda 63 bin 87’ye ulaşmış bulunuyor. 2002 yılında iktidara geldiğimizde kamuda görev yapan engelli memur sayısı neydi biliyor musunuz? 5 bin 777. Nereden nereye. Kim engellilerin yanındaymış, işte bu rakam bunu ortaya koyuyor. Kim engellilere devletin kapılarını açıyormuş, uygulama ortada. Her biri tek başına büyük bir başarı hikâyesi olan engelli öğretmenlerimizin çocuklarımızı en güzel şekilde yetiştirme yanında, engelleri aşmadaki mücadeleleriyle de evlatlarımıza ilham kaynağı olacağına inanıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, engelli öğretmenlerin zorluğu kadar kutsal olan vazifelerinde ihtiyaç duydukları her alanda yanlarında olmayı sürdüreceklerini belirterek, şöyle konuştu: “Nitekim önceki gün Külliyemizde yaptığımız 20. Millî Eğitim Şurası açılış programında öğretmenlerimizle ilgili müjdelerimizi kamuoyuyla paylaştık. Hazırlıklarını tamamladığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu inşallah çok kısa sürede Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin takdirine sunacağız. Böylece öğretmenlerimizi ülkemiz tarihinde ilk kez kapsamlı, yenilikçi ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşturacağız. Düzenleme öğretmenlerimizin mevcut tüm kazanımlarını korurken onlara aynı zamanda yeni, sosyal ve özlük hakları da getiriyor. Öğretmenlik mesleğinin itibarına ve önemine uygun bir şekilde özgün bir bakış açısıyla hazırlanan çalışmanın eğitim camiamızda şimdiden büyük bir hüsnü kabul ve sevinçle karşılandığını görüyoruz. Hâkim, savcısından memuruna, polisinden öğretmenine kadar tüm kamu görevlilerini tehdit etmeyi alışkanlık hâline getiren faşist muhalefet zihniyetine rağmen inşallah meclisimizin de onayıyla bu süreci Cumhur İttifakı olarak kısa sürede tamamlayacağız. Bugün atama heyecanı yaşayan kardeşlerimiz başta olmak üzere Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun bir kez daha öğretmenlerimize ve eğitim camiamıza hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, mazisi 2200 yılı bulan köklü bir devlet geleneğine sahip, aynı şekilde 1400 yılı aşan bir medeniyet müktesebatının mirasçıları olduklarını aktardı. Aynı zamanda tarih boyunca dünya siyasetine yön vermiş, insanlığın ortak kültür hazinesine eşsiz katkılar sunmuş, bilimde, sanatta, edebiyatta çığır açmış bir milletin mensupları olunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasetten ekonomiye, sosyal politikalardan eğitime, diplomasiye kadar farklı alanlarda adımlar atarken tüm bu kaynaklardan beslenmeye özel önem verdiklerine işaret etti.

“DÜNYANIN EN GENİŞ KAPSAMLI SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİ TÜRKİYE’YE KAZANDIRDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hazreti Mevlana’nın pergel metaforunda olduğu gibi bir ayağımızı kendi değerlerimize sabitliyor, diğeri ile de tüm dünyayı yumuşatmaya çalışıyoruz. Nerede insanlığın hayrına bir hizmet, düzenleme, çözüm yolu varsa bütün bunları alıp kendimize uyarlamaktan çekinmiyoruz. Bilhassa sosyal politikalar alanında kendi kadim birikimimizin yanı sıra insanlığın ortak hazinesinden de faydalanmanın çabasındayız” diye konuştu.

Engellilere yönelik son 19 yılda hayata geçirdikleri politikalarla da bu anlayışla hareket ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Medeniyetimizin alametifarikalarından olan kerim devlet anlayışını günümüzün sosyal devlet ilkeleriyle mezcederek yeniden yorumladık. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın prensibini siyaset ve devlet tasavvurumuzun merkezine yerleştirdik. Şimdi hiçbir vatandaşımızın dışarıda bırakılmadığı dünyanın en geniş kapsamlı sosyal güvenlik sistemini Türkiye’ye kazandırdık. Devletimizin şefkat şemsiyesi altında toplumumuzun en dezavantajlı kesimlerden başlayarak 84 milyonun tamamını almaya çalıştık. Sosyal adaleti güçlendirme idealimize, yardım ve ihsan yerine, hak temelli politikalarla ulaşmaya gayret ettik. Bu süreçte engelli kardeşlerimizin sosyal hayata katılımını teşvik ettik. 2005 yılında çıkarılan Engelliler Kanunu ile eğitim hizmetlerinden bakım hizmetlerine, istihdamdan ayrımcılığın önlenmesine kadar birçok başlıkta engellilerimizin geçmişten gelen sorularını çözdük.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, 2007’de Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’ni imzalayan ilk ülkelerin arasında yerini aldığını hatırlatarak, 2010’da yapılan anayasa değişikliği ile engellilere yönelik pozitif ayrımcılığı anayasal güvenceye kavuşturduklarını ifade etti.

Engellilerin eğitim ve sağlık başta olmak üzere her türlü kamu hizmetine kolaylıkla erişmelerini gerçekleştirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu kullanımına açık binaların kaldırım, yaya geçidi, park gibi açık alanların, toplu taşıma araçlarıyla, bilgi ve iletişim sistemlerinin erişilebilir olmasını zorunlu hâle getirdiklerini söyledi.

“BUGÜNE KADAR TOPLAM 384 BİN ENGELLİ KARDEŞİMİZİ İŞ HAYATINA KAZANDIRDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2013’te yapılan bir başka önemli düzenlemeyle “özürlü, sakat, çürük” gibi incitici ve tahkir edici ifadeleri mevzuattan tamamen temizlediklerini belirterek, her ilde en az bir merkez olacak şekilde Türkiye genelinde 128 Engelsiz Gündüz Yaşam Merkezi’ni hizmete sunduklarını kaydetti.

Kamu bakım ve rehabilitasyon merkezi sayısının 2002’de 21 iken, 2021 yılı Ekim ayı itibarıyla bu sayının 104’e çıktığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kamu-özel toplam 398 bakım merkezinde şu an 32 bin kardeşimize yatılı bakım hizmeti sunuluyor. Kamuya ait bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde sıra bekleyen hiçbir engellimiz kalmadı. 2007 yılında başlatılmış evde bakım yardımı kapsamında 535 bin 805 vatandaşımıza aylık 1800 lira ödeme yapıyoruz. 2012 yılında dünyada bir ilke imza atarak, engelliler için ayrı ve merkezi bir sınav uygulaması getirdik. Uyguladığımız istihdamı teşvik politikalarıyla bugüne kadar toplam 384 bin engelli kardeşimizi iş hayatına kazandırdık. Bunların yanında son 19 yılda eğitim, rehabilitasyon, istihdam, sosyal yardım, evde bakım, girişimcilik, sportif ve kültürel faaliyetler, sağlık ve erişilebilirlik gibi geniş bir yelpazede pek çok düzenlemeyi hayata geçirdik. Ülkemizi engellilerimizin kapısının dahi çalınmadı o günlerden, dünyanın en başarılı sosyal politikalarının uygulandığı bir iklime kavuşturduk. Kısaca saydığım tüm bu çalışmaları insanlarımıza bahşedilmiş bir lütuf olarak değil, yıllardır eksikliği hissedilen hakların sahiplerine teslimi olarak değerlendiriyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, değişen şartlara ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçlara göre engellilere yönelik politikaları güncellediklerini, engellilerle ilgili meselelerde takip eden yerine takip edilen, referans alınan bir konumda olmak istediklerini vurgulayarak, “Sadece küresel Koronavirüs salgını sürecinde yaşananlar bile tek başına Türkiye’nin sağlık altyapısı ile beraber sosyal güvenlik sisteminin de gücünü göstermiştir. Yine bu döneminde milletimizin insani hasletleri, paylaşmayı, dayanışmayı, merhameti esas alan medeniyet değerleri ön plana çıkmıştır. Şimdi bunu her alanda daha ileriye taşımanın mücadelesini veriyoruz” değerlendirmesini yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişten aldıkları ilham ve inançla geleceği şekillendirmenin gayretinde olduklarını belirterek, “Bir süredir üzerinde çalıştığımız 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi’nin hazırlıklarını tamamladık. Üç ayrı eylem planıyla uygulamaya geçireceğimiz Vizyon Belgemizi tüm paydaşların, ilgili kurum ve kuruluşların katkısıyla tekemmül ettirdik. Bu süreçte akademisyenlerimizin değerli fikirlerinin yanı sıra uluslararası birikimden ve başarılı uygulamalardan da istifade ettik” dedi.

“ENGELLİ KARDEŞLERİMİZİN YAŞAYABİLECEKLERİ HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞA KARŞI YASAL KORUMA SAĞLIYORUZ”

Ortaya, ülkenin engellilerle ilgili çalışmalarına 2030 yılına kadar yön verecek kapsamlı, detaylı, iyi çalışılmış bir yol haritası çıkardıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Toplamda sekiz politika alanı üzerine inşa edilen Engelsiz Vizyon, sekiz amaç, 31 hedef ve 107 eylemden oluşmaktadır. Bu kapsamda engelli kardeşlerimiz için hayatın her alanını, özellikle kamu kullanımını, açık alanların erişilebilirliğini önemsiyoruz. Kültürel etkinliklerden spor faaliyetlerine, engelli kardeşlerimizin sosyal katılımlarını artıracak yeni yol ve yöntemlerle onları destekliyoruz. Ayrıca konut hizmetlerinden ulaşım ve iletişim hizmetlerine kadar pek çok alanda erişilebilirliğin geliştirilmesine öncelik veriyoruz. Sosyal hayatın yanı sıra siyasete katılmak isteyen engelli kardeşlerimizin de önündeki bütün engeller kalkıyor. Engellilerin sömürü, şiddet, işkence, aşağılama gibi insan onurunu ve haysiyetini zedeleyen her türlü kötü muameleden korunmasını esas alıyoruz.”

Önleme ve erken müdahale hizmetlerini öne çıkardıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu anlamda engelli kardeşlerimizin yaşayabilecekleri her türlü ayrımcılığa karşı yasal koruma sağlıyoruz. Ayrıca yasa önünde eşit tanınmalarına yönelik bir sistem oluşturuyoruz. Bütün vatandaşlarımızın sağlığı bizim için çok önemlidir. Sağlık hizmetlerimizin çıtasını sürekli yükseltiyoruz. Çeşitli terapi yöntemlerini de içeren yeni sağlık hizmetlerimizi engelli kardeşlerimizin erişimine sunuyoruz. Bunun ötesinde uzun süreli bakımı destekleyen, engelli kardeşlerimizle beraber ve ailelerini de kapsayan hizmetler planlıyoruz. Ayrıca afet ve acil durumlara ilişkin risk azaltma ve iyileştirme çalışmalarını engellileri de kapsayan sürdürülebilir bir yaklaşımla gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Vizyon belgemizde birlikte yaşama kültürünü güçlendiren gözümüzün nuru çocuklarımızı da unutmadık. Öğrenme güçlüğü yaşayan ve özel ilgiye ihtiyacı olan çocuklarımızın eğitim öğretimin her kademesine akranlarıyla birlikte katılımlarını temin ediyoruz. Bu çocuklarımıza yönelik değerlendirme, yönlendirme ve izleme sistemlerini güçlendiriyoruz.”

ENGELLİ BİREYLERE YÖNELİK YENİ NESİL İSTİHDAM MODELLERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, engelli bireylerin orta ve yükseköğretim kurumlarından olduğu gibi mesleki eğitim kurumlarından da kesintisiz biçimde yararlanabilmeleri için gereken düzenlemeleri yaptıklarını söyledi. Engelli bireylerin hayat boyu öğrenme süreçlerine dâhil olmaları için yeni yöntemler geliştirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Yeni nesil istihdam modelleriyle onları hayalini kurdukları mesleki alanlarda ve nitelikli işlerde istihdam etmeyi hedefliyoruz. Bir adım daha ileriye giderek, engelli kardeşlerimizin girişimcilik hedeflerine daha fazla destek veriyoruz. Aynı zamanda kendilerine gelir desteği ve vergi düzenlemeleri gibi ekonomik kolaylıklar sunmayı da ihmal etmiyoruz. Böylelikle engelli kardeşlerimiz için de sürdürülebilir bir finansman sistemi kuruyor ve onları ekonomik güvence altına alıyoruz.”

2030 Engelsiz Vizyon Belgesi’nin kamu kurumlarından başlayarak milletin tamamına rehberlik edeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu belgenin hakkıyla uygulanmasında toplumun tüm kesimlerine sorumluluk düştüğünün altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’deki bütün aileleri, engellileriyle birlikte yaşamın her alanında aktif olarak hayatlarını sürdüren bir konuma getirmeden durmayacaklarını, dinlenmeyeceklerini anlatarak, şunları kaydetti: “Engellilerimizin tamamıyla huzura kavuşmuş, rahat bir yaşamı için 84 milyon olarak el birliği içinde çalışacağımıza inanıyorum. Bunun için her fırsatta asıl meselenin fiziki engeller değil, kalplerdeki, zihinlerdeki engelleri aşmak olduğunun altını özellikle çiziyorum. Unutmayalım 84 milyon olarak hepimiz büyük bir aileyiz. Aile olmanın gereği de birliktir, beraberliktir, kenetlenmektir, dayanışmadır, zorlukları birlikte göğüslemek, sevinçleri de yine birlikte paylaşmaktır. Tek bir engelli kardeşimiz dahi kendisini dışlanmış hissederse kendisini çaresiz hissederse bunun vebali milletçe hepimizin üzerindedir. Bu konuda ben milletime güveniyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, atamaları gerçekleştirilecek öğretmenleri tebrik ederek, “3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nün ülkemizdeki ve tüm dünyadaki engelliler için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından salondaki katılımcılardan aldığı birer rakamla kura numarası oluşturarak butona bastı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kurayı başlatmasıyla 750 engelli öğretmenin ataması gerçekleşti.

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar Doha

Avatar

Yazar

on

Türkiye ile Katar arasındaki Yüksek Stratejik Komite’nin Dokuzuncu Toplantısı vesilesiyle Katar’a bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani ile Lusail Sarayı’nda bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim tarafından resmî törenle karşılandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim’in tören alanındaki yerlerini almasının ardından iki ülke millî marşları çalındı.

Katar Emiri Şeyh Temim ile tören kıtasını denetleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, askerleri selamladı. İki ülke heyetlerinin takdiminin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim, baş başa görüşmeye geçti.

Baş başa görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim, Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite Dokuzuncu Toplantısı’na başkanlık etti.

Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim’in huzurunda, iki ülke arasındaki anlaşmaların imza törenine geçildi.

İKİ ÜLKE ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR

“Türkiye Cumhuriyeti ve Katar Devleti Arasında Yüksek Stratejik Komite Dokuzuncu Toplantısına İlişkin Ortak Bildiri” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani tarafından imzalandı.

“Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Katar Dışişleri Bakanlığı Arasında Karşılıklı Çıkar Sağlayan Konular Hakkında Siyasi İstişareler Kurulmasına Dair Mutabakat Zaptı”na Dışişleri Bakanı Fidan ve Katar Dışişleri Bakanı Al Sani imza attı.

“Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Katar Kültür Bakanlığı Arasında Kültürel Alanda İşbirliği Mutabakat Zaptı’nın Uygulanmasına Yönelik Üçüncü Yürütme Programı 2024-2025” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Katar Kültür Bakanı Abdurrahman bin Hamed Al Sani tarafından imzalandı.

“Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Katar Devleti Çalışma Bakanlığı Arasında Çalışma Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı”nı Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Katar Çalışma Bakanı Ali Bin Semih Al Marri imzaladı.

“Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü ile Katar Devleti Hayır İşleri Düzenleme Kurumu arasında İnsani Yardım ve Hayır İşleri alanında İşbirliği Hususunda Mutabakat Zaptı” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Katar Sosyal Kalkınma ve Aile Bakanı Meryem binti Ali bin Nasır el-Misned tarafından imza altına alındı.

“Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı ile Katar Devleti’ndeki Lusail Üniversitesi Arasında Türkiye Türkçesi Öğretim Merkezleri Kurulmasına İlişkin İşbirliği Protokolü”nü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Lusail Üniversitesi Rektörü Ali Bin Fetais Al Mari imzaladı.

“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Katar Devleti Hükümeti Arasında Askeri Çerçeve Anlaşması”na Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Halid bin Muhammed Al Atiyye imza attı.

“Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Katar Devleti Hamad Bin Khalifa Üniversitesi Arasında Bilimsel İşbirliği için Mutabakat Zaptı” ile “Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Katar Devleti Hamad Bin Khalifa Üniversitesi Arasında Stratejik İşbirliği Anlaşması” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Katar Vakfı Hamad bin Khalifa Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Şeyha Hind bint Hamad Al Sani tarafından imzalandı.

“Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Katar Devleti İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı arasında Bilgi ve İletişim Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı”na Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Katar İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanı Muhammed bin Ali Al Mannai imza attı.

“Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Katar Devleti Maliye Bakanlığı Arasında Ortak İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı”nı Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Katar Maliye Bakanı Ali bin Ahmed Al Kuwari imzaladı.

“Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ile Katar Ticaret ve Sanayi Odası Arasında Yatırımın Teşviki Alanında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptı” Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu ile Katar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şeyh Halife bin Casim Al Sani tarafından imza altına alındı.

“Türkiye İhracatçılar Meclisi ile Katar Ticaret ve Sanayi Odası Arasında Mutabakat Zaptı”nı ise Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe ve Katar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şeyh Halife bin Casim Al Sani imzaladı.

OKUMAYA DEVAM EDİN

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar’da

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar Doha

Avatar

Yazar

on

Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’nin davetine icabetle, Türkiye ile Katar arasındaki Yüksek Stratejik Komite’nin Dokuzuncu Toplantısı vesilesiyle Katar’a bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başkent Doha’ya ulaştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Hamad Uluslararası Havalimanı’nda Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Halid bin Muhammed Al Atiyye, Türkiye’nin Doha Büyükelçisi Mehmet Mustafa Göksu ve diğer ilgililer karşıladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat da Katar’a ulaştı.

OKUMAYA DEVAM EDİN

Dünya

“Gazze Filistinlilerindir, ebediyen öyle kalacaktır”

Avatar

Yazar

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İSEDAK 39. Bakanlar Oturumu Açılış Programı’nda yaptığı konuşmada, “İsrail’in Gazze’yi insansızlaştırma politikalarına karşı çok net bir duruş sergilemeliyiz. Farklı hevesler peşinde koşan İsrailli yöneticilere şu gerçeği bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Gazze bir Filistin toprağıdır. Gazze Filistinlilerindir, ebediyen de öyle kalacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) 39. Bakanlar Oturumu Açılış Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, bu toplantının insanlığın sorunlarının çözümüne vesile olmasını diledi.

İsrail’in ahlaksız saldırılarına rağmen vatanlarına sahip çıkan Filistinlileri selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın farklı köşelerinde Müslümanca yaşama mücadelesi veren herkese muhabbetlerini iletti.

Türkiye ve Türk milleti olarak bu yıl Cumhuriyetin kuruluşunun 100. seneidevriyesini idrak ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Coğrafyamızda kurduğumuz devletler zincirinin son halkası olan Türkiye Cumhuriyeti şanla, şerefle, başarılarla dolu geçen bir asrı geride bıraktı. Maziden atiye uzanan bu kutlu yürüyüşümüzü Allah’ın izniyle ‘Türkiye Yüzyılı’ ile taçlandırmadan durmayacağız. Bunu da siz kardeşlerimizle birlikte omuz omuza başaracağız. Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında büyük bir vahşetin yaşandığı bugünlerde sergileyeceğimiz iş birliği çok daha önemli hâle geliyor. İsrail’in 7 Ekim’de başlayan katliamları, esir takasları sebebi ile altı gün süren fasılanın ardından 1 Aralık tarihî itibarıyla yeniden hızlandı. Sivilleri ve sivil yerleşim yerlerini hedef alan İsrail saldırılarında 16 binin üzerinde şehit ve 36 binin üzerinde yaralı verildi. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum.”

“GAZZE’DE ŞEHİT EDİLEN HER 3 KİŞİDEN 2’SİNİ ÇOCUKLAR, BEBEKLER VE KADINLAR OLUŞTURUYOR”

İsrail’in Gazze’ye saldırılarında bebeklerin, çocukların ve kadınların hayatını kaybettiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazze’de şehit edilen her 3 kişiden 2’sini çocuklar, bebekler ve kadınlar oluşturuyor. Kendilerinden haber alınamayan Gazzeli sayısı 6 bin 500’ü geçti. İsrail zulmünün kurbanları arasında 73 gazeteci ve 100’ün üzerinde Birleşmiş Milletler (BM) görevlisi de var. Öyle bir tablo ki küresel güvenlik ve barışı korumak için kurulan BM, kendi çalışanlarını dahi İsrail’in barbarlığından koruyamıyor. Avrupa’sından Amerika’sına kadar insan hak ve hürriyetlerinin savunuculuğunu yapan güçlerin içine düştükleri acziyet ise daha vahimdir. Bu ülkeler adeta İsrail’e daha fazla çocuk öldürmesi, hastane, okul, ev vurması, daha fazla masum kanı dökmesi için şartsız destek veriyor” diye konuştu.

Uluslararası basın kuruluşlarının Gazze’de öldürülen meslektaşları için tek bir cümle kuramadığını, İsrail’e karşı tek bir eleştiri getiremediğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Oysa bunlar bize, hepimize yıllarca demokrasi ve hukuk dersi vermişlerdi. Söze her başladıklarında basın özgürlüğünden bahseden bunlar değil miydi? Fail Müslüman olunca ortalığı ayağa kaldıranların hepsi bugün İsrail’in hoyratça sergilediği katliamlara kör ve sağır kesilmiş durumdadır. İsrail saldırılarında fiziken ölenler Filistinliler olabilir ama bu zulme destek vererek veya sessiz kalarak İsrail’in safında yer alan her kişi, kurum ve ülkenin gururla önümüze koyduğu o şatafatlı ideolojileri, sözleşmeleri, beyannameleri, ilkeleri yerle yeksan olmuştur.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail saldırılarında hayatını kaybeden masunların ölümünü sessizce geçiştirmeye hatta Hamas bahanesiyle meşrulaştırmaya çalışanların artık insanlığa söyleyecek tek bir sözleri dahi kalmadığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Evet, arkasındaki riyakârlığı biliyor olsak da insanlığın ortak çıkarına hizmet edebileceği ümidiyle hüsnüniyetle baktığımız bütün bir 20. yüzyıl tasarımının gözlerimizin önünde çöküşünü izliyoruz ve tüm şehirlerimize rağmen yazık demekten kendimizi alamıyoruz. Çünkü her dönemin kapanışı ve yenisinin inşası süreci gibi önümüzdeki yıllarda çok sancılı, sıkıntılı, kanlı ve risklerle dolu olacaktır. Bu süreci kendimizle birlikte dostlarımızın ve kardeşlerimizin tamamı için en büyük kazanımlara tebdil etmek bizlerin elindedir. Bunun için daha çok çalışmak, daha çok mücadele etmek azmindeyiz” diye konuştu.

Gazze’nin küresel sistem açısından bir turnusol kâğıdı işlevi gördüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, savaşın başladığı 7 Ekim’den bu yana şahit oldukları, uluslararası örgütlerden insan hakları kuruluşlarına, Batılı demokrasilerden küresel şirketlere pek çok yapının gerçek yüzünü gösterdiğini ifade etti.

“BM KURUMSAL OLARAK GAZZE İMTİHANINDAN BAŞARISIZ ÇIKTI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM’nin kurumsal olarak Gazze imtihanından başarısız çıktığını dile getirerek, şunları kaydetti: “Genel Sekreter Sayın (Antonio) Guterres’in samimi gayretleri, maalesef bizzat güvenlik konseyi üyeleri tarafından sabote edildi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda, burası çok önemli, 121 evet oyuyla kabul edilen karar, insanlığın vicdanına tercüman olması bakımından kıymetli bir adımdır. Ancak bu karar Birleşmiş Milletlerin mevcut yapısı nedeniyle kadük kaldı. Akan kanın durması noktasında tesirli olamadı. Maalesef 40 çekimser oyla birlikte 161 ülkenin iradesi yok sayılıyor. Sadece bu tablo bile 2 milyarlık Müslüman âlemi olarak nasıl bir cendereye sıkıştırıldığımızı göstermeye kâfidir. Bir tarafta ‘savaş dursun, daha fazla kan akmasın’ diyen 121 ülke var. Diğer tarafta İsrail’in saldırılarına açık çek veren 3-5 ülke var ve bu 3-5 ülke ne zaman ‘tamam’ derse ancak o zaman harekete geçen bir küresel mekanizma var. Böyle bir yapının ne barışı getirmesi ne çatışmaları durdurması ne de insanlığa umut olması mümkün değildir.”

Yıllardır “Dünya beşten büyüktür” diyerek ifade ettikleri Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin adaletsiz ve krizlerin çözümünde işlevsiz kalan bu çarpık yapısının bir an önce değiştirilmesi gerektiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiçbirimiz bu sistemi kabullenmek mecburiyetinde değiliz. Hiçbirimiz ‘Böyle gelmiş, böyle gider’ diyemeyiz. Artık itirazlarımızı daha gür bir seda ile dillendirmemiz gerekiyor” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müslümanlar olarak “Daha adil bir dünya mümkündür” dediklerini vurgulayarak, bu iddia doğrultusunda mücadele ederek sadece kendi vatandaşlarına değil, gelecek nesillere karşı da sorumluluklarının olduğunu söyledi.

Bunu yaparken kenarda beklemeyip, ellerindeki imkânlardan sonuna kadar istifade etmeye çalışacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kuruluş gayesi Filistin davasını savunmak olan İslam İşbirliği Teşkilatı, mücadelenin, tek ses ve tek vücut olarak yürütülmesi noktasında bizlere önemli bir zemin sunuyor” dedi.

“İSRAİL’İN HIRSIZLIĞI ARTIK ULUSLARARASI ALANDA DAHA ÇOK DİLLENDİRİLMEYE BAŞLANDI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arap Ligi ile birlikte Riyad’da gerçekleştirilen olağanüstü ortak zirveyle İslam dünyası olarak Filistin meselesindeki duruşlarını ortaya koyduklarını aktararak, zirvede işgalci yerleşimcilerin ilk kez “terörist” olarak tanımlanması başta olmak üzere gerçekten kilometre taşı mahiyetinde kararlar aldıklarına işaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail’in katilliği yanında, hırsızlığı da artık uluslararası alanda giderek daha çok dillendirilmeye başlandı. Zirve kapsamında teşkil edilen Dışişleri Bakanları Temas Grubu, çeşitli ülkelerde görüşmeler yürüttü. Gazze’de akan kan duruncaya kadar bu görüşmeler devam edecek” ifadelerini kullandı.

Başka adımların da atılması gerektiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrailli yöneticilerin işledikleri savaş suçları dolayısıyla sorumlu tutulmalarının bunlardan biri olduğunu söyledi.

“GAZZE’NİN YENİDEN İMARIYLA İLGİLİ HAZIRLIKLARI ŞİMDİDEN BAŞLAMALIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi ve Uluslararası Ceza Mahkemesini bu kapsamda mutlaka değerlendirmeleri gerektiğini anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Aynı şekilde İsrail’in mevcudiyetini kabul ettiği nükleer silahlar meselesinin de unutulmasına izin vermeyeceğiz. İsrail’in atom bombası var mı? Var ama sorarsan ‘yok’ diyorlar. Biz bunun ne olduğunu gayet iyi biliyoruz ve şu anda Gazze kasabı olan Netenyahu bir savaş suçlusu olmanın ötesinde kesinlikle Gazze kasabı olarak aynen Milosevic nasıl yargılandıysa bu da yargılanacaktır. Gazze’nin yeniden imarıyla ilgili hazırlıkları da şimdiden başlamalıyız. İsrail’in Gazze’yi insansızlaştırma politikalarına karşıda çok net bir duruş sergilemeliyiz. Farklı hevesler peşinde koşan İsrailli yöneticilere şu gerçeği bir kez daha hatırlatmak istiyorum; Gazze, Filistin toprağıdır. Gazze, Filistinlilerindir, ebediyen de öyle kalacaktır. İslam dünyası olarak Gazze’nin tek bir karış toprağını dahi işgalci İsrail’e bırakmamak hepimizin boynunun borcudur. Bunu sadece Gazzeli ve Filistinli kardeşlerimiz için değil, aynı zamanda kendi güvenliğimiz, kendi toprak bütünlüğümüz için de yapmalıyız. Bugün Gazze’yi işgal edenlerin yarın Arz-ı Mev’ud hezeyanıyla başka yerlere göz dikeceğini çok iyi biliyoruz. Nitekim bu niyetlerini artık saklama ihtiyacı bile hissetmiyorlar. Gazze kasabı Netanyahu, meselenin Gazze veya Ramallah olmadığını yayılmacı hedefler peşinde koştuğunu kameralar önünde bizzat ifşa etti. Dolayısıyla bugün Gazze’yi ve Filistin’i savunmak demek Kudüs’le birlikte Mekke’yi, Medine’yi, İstanbul’u savunmak, Şam’ı, Beyrut’u, Bağdat’ı ve diğer İslam beldelerini de savunmak demektir. Yangının, acının ve feryadın bizim ocağımıza ulaşmasını beklersek Allah korusun o yangın bir gün mutlaka evimize gelecektir.”

“BÖLGEMİZDE BARIŞA GİDEN YOL FİLİSTİN DEVLETİ’NİN KURULUŞUNDAN GEÇMEKTEDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Asya’dan Afrika’ya, Amerika’dan Avrupa’ya 2 milyar ferdi olan büyük aile bir olduklarının şuuru ve duyarlılığıyla hareket ettikleri takdirde kimsenin kendilerini tehdit edemeyeceğini, kimsenin kendilerine parmak sallayamayacağını belirtti.

Filistin halkıyla dayanışmalarını arttırmalarının bilhassa kardeşlerinin bu zor günlerinde çok daha kritik hâle geldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak uluslararası alandaki çabaların yanı sıra insani yardımları da bölgeye ulaştırmaya çalıştıklarını, Mısırlı kardeşleriyle iş birliği içinde şimdiye kadar 12 uçak dolusu malzeme ve 2 sivil yardım gemisini El Ariş’e sevk ettiklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere yaralıların Türkiye’ye intikalini sağladıklarını belirterek, “Bu hastaları biz de bizzat ziyaret ettik. Ülkemiz ve milletimiz adına acılarını paylaştık. Eşimin himayesinde pek çok ülkeden devlet ve hükûmet başkanlarının eşleriyle özel temsilcilerin katılımıyla düzenlenen ‘Filistin İçin Tek Yürek’ toplantısı da ülkemizin duruşunu göstermesi açısından anlamlıydı” diye konuştu.

Bu çabaları çok yönlü bir şekilde sürdüreceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son olaylarla birlikte 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin Devleti’nin vücut bulmasının ne kadar önemli olduğu tekrar anlaşılmıştır. Bölgemizde barışa giden yol Filistin Devleti’nin kuruluşundan geçmektedir. Biz, bu çerçevede bir barışın tesisi ve temini için diğer ülkelerle birlikte garantörlük dâhil her türlü mesuliyeti üstlenmeye hazırız” ifadelerini kullandı.

“MÜSLÜMANLAR HER GÜN İSLAM KARŞITI MUAMELEYE MARUZ KALMAKTADIR”

Müslümanlar olarak tehdit boyutu artan sorunlardan birisinin de İslam düşmanlığı olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Avrupa’nın birçok ülkesinde göçmen nüfusun kahir ekseriyetini oluşturan Müslümanlar her gün bir başka yabancı düşmanı, ırkçı, ayrımcı ve İslam karşıtı muameleye maruz kalmaktadır. Son yıllarda özellikle Batı Avrupa ülkelerinde yaşayan vatandaşlarımıza, mülklerine ve camilerine yönelik saldırı ve tehditlerde artış yaşanıyor. Ocak 2023’ten bu yana İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ülkelerin Avrupa’da bulunan büyükelçiliklerinin önleri başta olmak üzere Kur’an-ı Kerim’in yakıldığı 500’e yakın İslam karşıtı saldırı gerçekleştirildi. Geçen hafta Filistin kefiyesi takan 3 genç ABD’de sokak ortasında silahlı saldırıya uğradı.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam düşmanlığının Batı toplumlarında veba gibi yayılırken hükûmetler tarafından hiçbir tedbir alınmadığını, Kur’an-ı Kerim’e yönelik alçakça eylemlerin “ifade özgürlüğü” kisvesi altında meşru ve mazur gösterildiğini vurguladı.

Bu saldırılara göz yumanların mesele Filistin ve Gazze’deki masumların haklarını savunmak olduğunda birden nasıl yasakçı davrandıklarını hep birlikte gördüklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Fikir ve toplanma hürriyeti diyenlerin aslında böyle bir hassasiyetlerinin bulunmadığını biz çok iyi biliyoruz. Burada asıl amaç Müslümanları kışkırtarak tıpkı 85 sene önce olduğu gibi bir Müslüman sorunu oluşturmaktır. Allah’ın izniyle biz buna fırsat vermeyeceğiz, bizi ve kardeşlerimizi çekmek istedikleri tuzağa düşmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İİT üyesi ülkeler olarak bu nefret suçlarına karşı ortak hareket etmelerinin ehemmiyetini tekrar vurgulamakta fayda gördüğünü, gerek ikili düzeyde gerekse uluslararası platformları kullanıp nefret suçlarıyla mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini söyledi.

İslam ülkeleri arasında tercihli ticaret sisteminin geçen yıl yürürlüğe girmesinden büyük bir memnuniyet duyduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sisteme dâhil olan ülkelerin gerekli tedbirleri alarak anlaşmayı bihakkın uygulamalarına büyük önem veriyoruz. Sisteme henüz taraf olmamış ülkeleri de bir an evvel katılmaya davet ediyoruz. Birlikte geliştireceğimiz ekonomik fırsatlar, refahı, bereketi ve ekonomik istikrarı beraberinde getirecektir. Ülkelerimiz arasındaki ticareti ve yatırımları teşvik edecek ve arttıracak bir diğer önemli husus ise uyuşmazlıkların çözümü meselesidir” dedi.

“HELAL GIDA MESELESİ İŞ BİRLİĞİMİZİ YOĞUNLAŞTIRMAMIZ GEREKEN BİR ALAN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle faaliyetlerini İstanbul’da sürdüren İİT Tahkim Merkezi’nin yatırım ve ticari uyuşmazlıkların çözümü noktasında önemli bir adres olması için İSEDAK üyesi ülkelerin desteğini çok kıymetli bulduklarını kaydetti.

“İSEDAK KOBİ” programının teşkilat üyesi ülkelerde faaliyet gösteren KOBİ’lerin güçlendirmelerine katkı sağlayacağına inandıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elektronik ticaretin geliştirilmesi, bu konuyu bu seneki Bakanlar toplantımızın istişare toplumunun ana teması olarak belirledik. Elektronik ticaret ve dijital dönüşüm alanlarının yenilikçiliği teşvik ettiği ve ekonomik büyümede yeni fırsatlar sunduğu aşikârdır. Helal gıda meselesi iş birliğimizi yoğunlaştırmamız gereken çok önemli bir alanı teşkil ediyor. İslam İşbirliği Standartlar ve Metroloji Enstitüsü, bu kapsamda yürütülen çalışmalarda hamdolsun ciddi mesafe katettik” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Helal Akreditasyon Kurumları İslami Forumu’nun kurulmasını ve ilk toplantısını geçen ay gerçekleştirmesini memnuniyetle karşıladıklarını dile getirerek, forum kapsamında yapılacak çalışmaların ülkeler arasındaki ticaretin artmasına önemli katkılar sağlayacağının altını çizdi.

“KÜRESEL FİNANSIN AĞIRLIK MERKEZİ BATI’DAN DOĞU’YA DOĞRU KAYMAKTADIR”

Ülkeler arasında altın borsası ve uluslararası yatırım fonu gibi helal ve yenilikçi ürün alternatiflerinin geliştirilmesini teşvik ettiklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Finans alanında maalesef henüz arzu ettiğimiz tabloyu yakalayamadık. Oysa küresel finansın ağırlık merkezi Batı’dan Doğu’ya doğru kaymaktadır. Ülkemizle birlikte bölgemizin de potansiyelini değerlendirmek üzere nisan ayında İstanbul Finans Merkezi’ni açtık. Toplam 1,4 milyon metrekareyi bulan alanıyla İstanbul Finans Merkezi, özellikle ‘Fintek’ ve ‘Katılım Finans’ta sektörün kalbi olmaya aday bir projedir. Stratejik önemi yüksek bu merkezden teşkilatımızın ve siz dostlarımızın da faydalanmasını arzu ediyoruz” değerlendirmesini yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, El-Bereke Forumu’nu İstanbul Finans Merkezi’ne taşımak suretiyle İslam ekonomisi alanındaki iş birliklerini güçlendirmek amacında olduklarını aktararak, “El-Bereke İslami Finans Vakfının böyle bir adım atmasının bu alandaki fikri ve teorik zeminin zenginleşmesine katkı sağlayacağına inanıyorum. Dünyadan önde gelen akademisyen, yatırımcı, bankacı ve araştırmacıları bir araya getirecek İslami Finans Zirvesi’ne nisan ayında İstanbul’da ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyacağız. Zirveye İslami Bankalar ve Finansal Kurumlar Genel Konseyi, İslam Kalkınma Bankası ile İslam İşbirliği Teşkilatının gereken desteği vermesini bekliyoruz” diye konuştu.

İSEDAK Sektörel Çalışma Grubu toplantılarında birçok kalkınma meselesinin bu yıl ülkelerden ilgili uzmanların katılımıyla ele alındığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışma grupları tarafından geliştirilen politika tavsiyelerinin ülkelerin kalkınmasına ve vatandaşların refahının artmasına destek olacağını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu politika tavsiyelerinin hayata geçirilmesi noktasında İSEDAK Proje Destek Programları’nın önemli bir işlevi yerine getirdiğinden bahsederek, şunları söyledi: “Bugüne kadar İSEDAK Proje Finansmanı kapsamında 130, İSEDAK Kovid Müdahale Programı kapsamında 14 ve İSEDAK Kudüs Programı kapsamında ise 13 proje başarıyla hayata geçti. Ayrıca bu yıl dijital dönüşüm iş birliği alanına yönelik projeleri de destekleme kararı aldık. Bu destek mekanizmalarından ülkelerimizin daha çok yararlanmasını temenni ediyoruz. Hayırda yarışmayı emreden bir dinin mensupları olarak, hep birlikte ülkelerimiz arasındaki dayanışmayı, dostluğu ve iş birliğini pekiştirmek için elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğimize yürekten inanıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayatını kaybeden eski Diyanet İşleri Başkanı ve senatörlerden Lütfi Doğan’a Allah’tan rahmet niyaz ederek, “Merhum Hocamızın yakınlarına, öğrencilerine, dava ve yol arkadaşlarına Rabbimden sabr-ı cemil diliyorum. Mevla, muhterem Hocamızı cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin” şeklinde konuştu.

İSEDAK 39. Bakanlar Oturumu’nun hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcılardan Katar’da yapılacak Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantısı’na katılmak üzere müsaade rica etti.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan oturumda, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği saldırılara ilişkin video gösterisi de yapıldı.

OKUMAYA DEVAM EDİN

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dünya İklim Eylemi Zirvesi’ne katıldı

Dünya İklim Eylemi Zirvesi Birleşik Arap Emirlikleri Dubai

Avatar

Yazar

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dubai’de Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28’inci Taraflar Konferansı (COP28) kapsamında düzenlenen Dünya İklim Eylemi Zirvesi’ne katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvenin yapılacağı Expo City Dubai’ye gelişinde, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid Al Nahyan ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres tarafından karşılandı.

Liderler, aile fotoğrafının ardından açılış programına katıldı.

OKUMAYA DEVAM EDİN

TAKVİM

Aralık 2021
P S Ç P C C P
 12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  

HABER BURADA

Dünya19 saat Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim ile bir araya geldi

Dünya19 saat Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar’da

Dünya20 saat Önce

“Gazze Filistinlilerindir, ebediyen öyle kalacaktır”

Dünya4 gün Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dünya İklim Eylemi Zirvesi’ne katıldı

Dünya6 gün Önce

“Ekonomimizi enflasyon belasından kurtaracak programları uyguluyoruz”

Dünya1 hafta Önce

Tiny House – Tiny House Türkiye Tekerlekli Küçük Ev Üreticisi | Setencioğlu

Dünya2 hafta Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi toplantısında konuştu

Dünya2 hafta Önce

“Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz”

Dünya2 hafta Önce

“Türkiye ve Cezayir asırlara sâri dostluk ve kardeşlik bağlarına sahiptir”

Dünya2 hafta Önce

Tiny House Firmaları | Türkiye

Dünya3 hafta Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nin Açılış Töreni’nde konuştu

Dünya4 hafta Önce

“Batılı ülkelerin Filistin’de süregelen katliamlar karşısında sessizliğe bürünmeleri utanç vericidir”

Dünya4 hafta Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi’ne katıldı

Dünya4 hafta Önce

Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 85. yıl dönümü

Dünya1 ay Önce

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan Ford Otosan Yeniköy Fabrikası‘nın açılış töreninde konuştu

Dünya1 ay Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Boğazı’nda düzenlenen Cumhuriyet Bayramı Kutlama Etkinlikleri’ne katıldı

Dünya1 ay Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde tebrikleri kabul etti

Dünya1 ay Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anıtkabir’de düzenlenen törene katıldı

Dünya1 ay Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Cumhuriyet Bayramı mesajı

Dünya1 ay Önce

Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun

Dünya1 ay Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan Devlet Başkanı Berdimuhammedov ile ortak basın toplantısında konuştu.

Dünya1 ay Önce

Türkmenistan Devlet Başkanı Berdimuhammedov Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Dünya1 ay Önce

“İnsani, siyasi ve askerî varlığımızla Filistin tarafının garantörlerinden biri olmaya hazırız”

Dünya1 ay Önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya Başbakanı İbrahim ile görüştü

Dünya2 ay Önce

“Türkiye zenginleştikçe ortaya çıkacak kaynağı milletimizin her kesimiyle paylaşacağız”

Advertisement

GÜÇLÜ TÜRKİYE

Haberler

seers cmp badge